ArticlePDF Available

Türkiye’de Yüksek Teknoloji, Kamu Harcamaları, Ekonomik Büyüme ve Beşerî Sermaye Arasındaki İlişki: Fourier ARDL Yaklaşımı

Authors:

Abstract

Öz Amaç: Bu araştırmanın amacı, Türkiye’de kamu harcamalarının, kişi başına gelirin ve yüksek teknoloji ihracatının beşerî sermayeyi ne yönde etkilediğini araştırmaktadır. Tasarım/Yöntem: Araştırmada değişkenler arasındaki eşbütünleşme ilişkisini test etmek için Fourier bootstrap ARDL (FARDL) yöntemi kullanılmıştır. Ardından FARDL modeline dayalı uzun dönem katsayı tahmini yapılmıştır. Bulgular: FARDL analizi sonuçlarına göre değişkenler arasına uzun dönemli bir eşbütünleşme ilişkisi tespit edilmiştirBuna göre Türkiye’de kamu harcamalarının, kişi başına GSYH’nin ve yüksek teknoloji ihracatının beşerî sermaye üzerinde pozitif bir etkisi bulunmaktadır. Sınırlılıklar: Çalışma Türkiye için 1990-2019 dönemi ile sınırlandırılmıştır. Özgünlük/Değer: Ekonomik kalkınma, teknolojik gelişme ve vatandaşların refah seviyesinin artırılmasında beşerî sermayenin önemli bir rolü vardır. Bu çalışmada beşeri sermaye ve diğer değişkenler arasındaki ilişki güncel bir ekonometrik yöntem olan ve kısadönemler için güçlü sonuçlar veren FARDL yöntemi ile sınanmıştır.
215
Akademik Araştırmalar ve Çalışmalar Dergisi 2023, 15(28), 215 – 223
Journal of Academic Researches and Studies 2023, 15(28), 215 - 223
https://doi.org/10.20990/kilisiibfakademik.1149744
Makale Türü: Konferans Bildirisi
Paper Type: Conference Paper
Geliş Tarihi/Received Date: 27.07.2022
Kabul Tarihi/Accepted Date: 05.01.2023
Türkiye’de Yüksek Teknoloji, Kamu Harcamaları, Ekonomik Büyüme ve
Beşerî Sermaye Arasındaki İlişki: Fourier ARDL Yaklaşımı
1
The Relationship Between High Technology, Government Expenditures,
Economic Growth and Human Capital in Turkey: The Fourier ARDL Approach
Emrah SOFUOĞLU
2
Öz
Abstract
Amaç: Bu araştırmanın amacı, Türkiye’de kamu harcamalarının,
kişi başına gelirin ve yüksek teknoloji ihracatının beşerî sermayeyi
ne yönde etkilediğini araştırmaktadır.
Purpose: The aim of this study is to examine how government
expenditures, per capita income and high technology exports affect
human capital in Turkey.
Tasarım/Yöntem: Araştırmada değişkenler arasındaki
eşbütünleşme ilişkisini test etmek için Fourier bootstrap ARDL
(FARDL) yöntemi kullanılmıştır. Ardından FARDL modeline dayalı
uzun dönem katsayı tahmini yapılmıştır.
Design/Methodology: The study employs Fourier bootstrap ARDL
(FARDL) model to test the cointegration relationship between the
variables. Then, long-term coefficient estimation based on the
FARDL model is apllied.
Bulgular: FARDL analizi sonuçlarına göre değişkenler arasında
uzun dönemli bir eşbütünleşme ilişkisi tespit edilmiştirBuna göre
Türkiye’de kamu harcamalarının, kişi başına GSYH’nin ve yüksek
teknoloji ihracatının beşerî sermaye üzerinde pozitif bir etkisi
bulunmaktadır.
Findings: According to the FARDL analysis, a long-term
cointegration relationship is determined between the variables.
Accordingly, government expenditures, GDP per capita and high
technology exports have a positive effect on human capital in
Turkey.
Sınırlılıklar: Çalışma Türkiye için 1990-2019 dönemi ile
sınırlandırılmıştır.
Limitations: The study is limited to the period of 1990-2019 for
Turkey.
Özgünlük/Değer: Ekonomik kalkınma, teknolojik gelişme ve
vatandaşların refah seviyesinin artırılmasında beşerî sermayenin
önemli bir rolü vardır. Bu çalışmada beşeri sermaye ve diğer
değişkenler arasındaki ilişki güncel bir ekonometrik yöntem olan ve
gözlem sayısı düşük olan analizlerde güçlü sonuçlar veren FARDL
yöntemi ile sınanmıştır.
Originality/Value: Human capital has an important role in
economic development, technological development and increasing
the welfare. In this study, the relationship between human capital
and other variables is tested with the FARDL method, which is a
current econometric method and gives robust results for analysis
with low number of observations.
Anahtar Kelimeler: Beşerî Sermaye, Yüksek Teknoloji İhracatı,
Kamu Harcamaları, Fourier ARDL
Keywords: Human Capital, High Technology Exports, Government
Expenditures, Fourier ARDL
1
Bu çalışma 18-19 Haziran 2022 tarihinde düzenlenen International Symposium on Economics Finance and Econometrics
(ISEFE) kongresinde bildiri olarak sunulmuş ve revize edilerek Akademik Araştırmalar ve Çalışmalar Dergisi’ne
gönderilmiştir.
2
Dr., Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi, İİBF, İktisat Bölümü, emrahsofuoglu@gmail.com, ORCID: 0000-0001-7716-1599
Türkiye’de Yüksek Teknoloji, Kamu Harcamaları, Ekonomik Büyüme ve Beşerî Sermaye Arasındaki İlişki: Fourier ARDL
Yaklaşımı
216
1. GİRİŞ
Ülkelerin gelişmişlik seviyelerini ve vatandaşlarının refahlarını artırmak için öncelikle
ekonomik büyümelerinde sürdürülebilir bir artış yakalamaları gerekmektedir. Ekonomik büyümeyi
etkileyen birçok mekanizma bulunmaktadır. Bunlardan en önemlisi şüphesiz fiziki sermayedir. Ancak
kalkınmanın temelini yalnızca fiziki sermaye ve teknoloji gibi faktörlere dayandırmak yeterli bir
yaklaşım değildir (Crocker, 1991). Bu bağlamda, fiziki sermayeye ek olarak beşerî sermaye de
ekonomik kalkınmayı etkileyen önemli mekanizmalardan biridir. Beşerî sermaye özellikle modern
ekonomik büyümenin belirleyicilerinden biri olarak görülmektedir (Schultz, 1992). Beşerî sermayenin
ekonomik büyüme modellerinden biri olarak görülmesi teorik olarak Lucas (1988) ve Romer (1986)’in
içsel büyüme modelleriyle başlamıştır. İçsel büyüme teorileri uzun dönemde girdi başına çıktı
artabileceğini ortaya koymuştur. Söz konusu çıktı artışını elde etmek için nitelikli işçiler, gelişmiş
beşerî sermaye ve bilgi ve beceri arasında pozitif bir etkileşim olması gerekmektedir.
Beşerî sermaye kavramının İkinci Dünya Savaşı’nın ardından öne çıktığını ifade eden
Kuzören vd. (2019) 1950 ortalarına kadar sermayenin yalnızca fiziki olarak (makine, teçhizat, fabrika
vs.) tanımlandığını ancak 1960’lardan itibaren ülkelerin ekonomik durumlarının ve gelişmişliklerinin
açıklanmasında fiziki sermayenin tek başına yeterli olmadığını belirtmişlerdir. Teorik literatüre göre
beşerî sermaye ekonomik büyümeye iki yönde etki etmektedir. Bu etkiler düzey etkisi ve oran etkisi
olarak tanımlanmaktadır. Düzey etkisine göre beşerî sermaye bir üretim faktörü olarak doğrudan
üretim sürecine katılmakta ve böylece çıktı artışı meydana gelmekteyken oran etkisine göre ise beşerî
sermaye eğitim inovasyonu ve yeni teknolojilerin yayılmasını ve içselleştirilmesini sağlayarak
teknolojinin gelişmesine katkıda bulunmaktadır (Yılmaz vd., 2019). Bu nedenle çıktı miktarı ve
kalitesinde meydana gelecek artış için fiziksel sermaye ile beraber beşerî sermayenin de arttırılması
gerekmektedir (Schultz, 1992). Çünkü kişi başına düşen beşerî sermayede meydana gelecek artış kişi
başına gelirin de artmasına yol açacaktır (Barro, 1991). Denison (1962) ve Becker (1964) ise daha
iddialı bir varsayımda bulunarak, fiziksel sermaye yatırımlarına nispeten beşeri sermaye yatırımlarının
daha verimli olduğunu iddia etmişlerdir. Bunun nedeni beşerî sermayenin ekonomik kalkınma
üzerinde daha güçlü bir etkisi olduğu düşüncesidir. Bunlara ek olarak, eğitim, sağlık ve göç için
yapılan doğrudan harcamaların da beşerî sermayeyi pozitif etkilediği düşünülmektedir (Berber vd.,
2013). Doryan'a (2001) göre hükümetler bireylere sağladığı kaliteli eğitim ve sağlık hizmetleri beşerî
sermaye birikimini artıracak ve böylece uzun vadede ekonomik büyüme olumlu etkilenecektir. Gupta
vd. (1998), eğitim ve sağlık sektörlerine yapılan devlet harcamalarının beşerî sermaye üzerinde olumlu
etkiler yaratabileceğini ve ekonominin büyümeye katkıda bulunarak yoksulluğun azalmasına neden
olacağını belirtmiştir. Beşe sermayeye odaklanma ihtiyacıyla ilgili önemli bir nokta da devletin
rolüdür. Beşerî sermaye açısından, sağlık hizmetleri, tatlı su kullanımı, ilköğretim, yeterli barınma ve
temiz çevre hükümetlerin nihai hedefleridir (Suescun, 2007). Bu bağlamda verimli kamu harcamaları
beşerî sermayenin arttırılmasında etkili olabilir.
Schultz (1961), beşerî sermayenin ölçümünün zor ve karmaşık olduğunu ifade etmiş ve beş
faktöre yoğunlaşmıştır. Bunlar;
i) Genel olarak bir halkın yaşam beklentisini, dayanıklılığını, canlılığını ve
canlılığını etkileyen tüm harcamaları içerecek şekilde tasarlanmış sağlık tesisleri ve
hizmetleri;
ii) Firmalar tarafından düzenlenen eski tarz çıraklık dahil iş eğitimleri;
iii) İlk, orta ve daha ksek seviyelerde resmi olarak organize edilmiş eğitim
sistemi;
iv) Özellikle tarımda yaygınlaştırma programları da dahil olmak üzere devletin
düzenlediği çalışma programları;
v) Yeni iş fırsatlarına yakalamak için bireylerin ve ailelerin göçü.
Schultz (1961), beşerî sermaye konusunda genel olarak yukarıda sıralanan maddelerden
sadece eğitim sisteminin akla geldiğini ifade etmiş geri kalanların ise ihmal edildiğini öne sürmüştür.
Bunlara ek olarak, beşerî sermayeyi okullaşma oranı (Barro, 1991; Mankiw vd., 1992) ve işçilerin
nitelik farklılıklarıyla (Mulligan ve Sala-i Martin, 1995) açıklayan çalışmalar da bulunmaktadır.
Akademik Araştırmalar ve Çalışmalar Dergisi 2023, 15(28), 214 - 222
217
Şekil 1: Türkiye'de Yıllara Göre Beşeri Sermayedeki Değişim (1990-2019)
Kaynak: Penn Worlds Table, 2022
Pennworlds Table tarafından oluşturulan beşeri sermaye endeksi, Barro ve Lee (2013)’nin
bahsettiği ortalama okullaşma sayısı ve Psacharopoulos (1994)’un değindiği eğitime geri dönüş
oranına dayanarak oluşturulmaktadır. Şekil 1 Türkiye’de 1990-2019 döneminde beşerî sermayenin
gelişimini göstermektedir. Buna göre beşerî sermaye endeksi 1990 yılından itibaren istikrarlı bir artış
göstermetkedir. 1990 yılında 1.80 olan beşerî sermaye 2000 yılına gelindiğinde 2, 2010 yılında 2.38 ve
2019 yılında ise 2.51 değerine ulaşmıştır. Beşerî sermaye stokunun artması o ülkede eğitim, sağlık,
teknoloji ve kalkınmanın da gelişmesine katkı sağlamaktadır. Beşerî sermayenin bir diğer önemi başka
ülkelerde meydana gelen teknolojik değişimlere adapte olmayı ve yeni gelişmelerin benimsenmesini
kolaylaştırmaktır.
Bu çalışmada Türkiye’de kamu harcamalarının, ekonomik büyümenin ve yüksek teknolojinin
beşerî sermaye üzerindeki etkisi araştırılmıştır. Bu amaçla 1990-2019 verileri incelenmiş olup
değişkenler arasındaki ilişki Fourier ARDL yaklaşımıyla incelenmiştir. Çalışma üç kısımdan
oluşmaktadır. Birinci bölümde beşerî sermayeye yönelik teorik bilgiler yer almaktadır. İkinci bölümde
literatür taraması sunulmuştur. Üçüncü lümde ise ampirik yöntem tanıtılmış ve sonuçlar
raporlanmıştır. Son olarak, analiz sonuçları tartışılmış ve Türkiye için bazı politika önermeleri
sunulmuştur.
2. LİTERATÜR TARAMASI
Bu kısımda beşerî sermaye, ekonomik büyüme, kamu harcamaları ve yüksek teknoloji
ihracatına yönelik literatür taraması yapılmıştır. Ampirik bulgular genel olarak beşerî sermayenin
ekonomik büyümeye katkı sağladığını ortaya koymaktadır. Bununla yüksek teknoloji ihracatı ve beşerî
sermaye arasında bir ilişki tespit eden çalışmalara da rastlamak mümkündür.
1,8 1,85
22,1 2,21
2,38
2,51
0
0,5
1
1,5
2
2,5
3
1990
1991
1992
1993
1994
1995
1996
1997
1998
1999
2000
2001
2002
2003
2004
2005
2006
2007
2008
2009
2010
2011
2012
2013
2014
2015
2016
2017
2018
2019
Beşeri Sermaye
Türkiye’de Yüksek Teknoloji, Kamu Harcamaları, Ekonomik Büyüme ve Beşerî Sermaye Arasındaki İlişki: Fourier ARDL
Yaklaşımı
218
Tablo 1: Literatür Özeti
Yazar
Örneklem
Yöntem
Sonuç
Levin ve Raut
(1997)
30
sanayileşmiş
ülke
Panel veri
analizi
Ticaret politikaları ve eğitim harcamaları arasında
uzun dönemde eşbütünleşme ilişkisi tespit edilmiştir.
Ayrıca beşeri sermaye yatırımları büyümeye katkı
sağlamaktadır.
Asteriou ve
Agiomirgianakis
(2001)
Yunanistan
Eşbütünleşme
analizi
Beşerî sermaye göstergesi olarak ilk, orta ve
yükseköğrenime kayıt oranları ile ekonomik büyüme
eşbütünleşiktir.
Çakmak ve
Gümüş (2005)
Türkiye
Eşbütünleşme
analizi
Beşeri sermaye ve ekonomik büyüme eşbütünleşiktir.
Serel ve Masatçı
(2005)
Türkiye
Eşbütünleşme
analizi
Beşerî sermaye ve ekonomik büyüme uzun dönemde
eşbütünleşiktir. Ayrıca büyümeden beşerî nedenidir.
Swift (2006)
8 ülke
Panel veri
analizi
Yüksek teknolojji ihracatının belirleyicilerinden biri
de beşeri sermayedir.
Kar ve Taban
(2006)
Türkiye
Eşbütünleşme
ve nedensellik
analizi
Beşerî sermaye ve ekonomik büyüme arasında çift
yönlü bir nedensellik ilişkisi bulunmaktadır.
Suescun (2007)
15 latin
Ülkesi
Panel veri
analizi
Hükümet harcamaları ekonomik büyümeyi, refahı,
insani gelişmeyi ve sosyal ilerlemeyi olumlu yönde
etkilemektedir.
Ersoy ve
Yılmazer (2007)
23 gelişen
piyasa
ekonomisi
Panel veri
analizi
Beşerî sermaye ve ekonomik büyüme arasında
herhangi bir ilişki tespt edilememiştir.
Altıntaş ve
Çetintaş (2011)
Türkiye
Eşbütünleşme
ve nedensellik
analizi
Beşerî sermaye ve ekonomik büyüme uzun dönemde
beraber hareket etmektedir. Ayrıca beşerî
sermayeden ekonomik büyümeye doğru bir
nedensellik ilişkisi vardır.
Umutlu vd.
(2011)
29 OECD
ülkesi
Panel veri
analizi
Beşerî sermaye ve ekonomik büyüme uzun dönemli
bir eşbütünleşme ilişkisi söz konusudur.
Koç (2013)
27 AB
ülkesi
Yatay kesit
analizi
Beşerî sermaye ve ekonomik büyüme uzun dönemli
ve pozitif bir ilişki vardır.
Manga vd.
(2015)
BRICS
Panel veri
analizi
Beşerî sermaye ve ekonomik büyüme uzun dönemli
bir eşbütünleşme ilişkisi söz konusudur.
Ali et al. (2018)
Pakistan
Eşbütünleşme
ve nedensellik
analizi
Beşeri sermaye ve ekonomik büyümeden dış
yardımların nedenidir. Beşeri sermaye ve insani
gelişme endeksi arasında ise çift yönlü bir
nedensellik ilişkisi vardır.
Duan et al.
(2022)
BRICS
Panel veri
analizi
Beşerî sermayenin ekonomik büyüme üzerinde sınırlı
düzeyde olumlu bir etkisi vardır ve yönetişim
performansı, beşerî sermayenin ekonomik büyüme
üzerindeki etkisini olumlu yönde etkilemektedir.
Han ve Lee
(2020)
Kore
Karşı olgusal
analiz
Eğitim başarısındaki artış devam ettikçe, beşerî
sermaye önümüzdeki yirmi yılda önemli bir büyüme
belirleyicisi olmaya devam edecektir.
Yang (2020)
Gelişmekte
olan ülkeler
Panel veri
analizi
Sağlık harcamalarının ve ekonomik büyümenin,
beşeri sermayenin üzerinde farklı seviyelerde anlamlı
etkisi bulunmaktadır.
Kırıkçı ve Yanar
(2020)
26 gelişmiş
64
gelişmekte
olan ülke
Panel veri
analizi
Gelişmiş ülkelerde eğitim, sağlık demokrasi,
hukuksal yapı ve yolsuzluk kontrolü ekonomik
büyümeyi artırmaktadır.
Köksel ve
Yılmaz (2021)
Farklı gelir
gruplarına
göre 117
ülke
Panel veri
analizi
Tüm gelir gruplarında beşeri sermaye farklı oranlarda
ekonomik büyümeye katkıda bulunmaktadır.
Ulucak (2022)
Türkiye
Eşbütünlerşme
testi
Kamu harcamalarının ve işsizlik beşerî sermaye
birikimini negatif etkilerken kişi başına düşen gelir
ve nüfus ise pozitif etkilemekteyken söz konusu ilişki
gelişmekte olan ülkelerde istatistiki olarak
anlamsızdır.
Acet ve Erkoçak
(2022)
G-20
ülkeleri
Panel veri
analizi
Beşeri sermaye harcamaları göstergelerinden sağlık
harcamaları ve fiziki sermaye harcamaları
göstergelerinden sabit sermaye harcamaları ile
ekonomik büyüme arasında negatif bir ilişki vardır.
Akademik Araştırmalar ve Çalışmalar Dergisi 2023, 15(28), 214 - 222
219
3. MODEL VE VERİ
Beşerî sermaye, ekonomik büyüme, kamu harcamaları ve yüksek teknoloji ihracatı arasındaki
ilişkiyi test etmek için çalışma aşağıdaki modeli dikkate almaktadır:
!"!" # $#%"&'!" ( $$)' ( $%&*!" ( +!"
(1)
Burada BS, GSYH, KH ve YT sırasıyla beşerî sermaye, ekonomik büyüme, kamu harcamaları
ve yüksek teknoloji ihracatını temsil etmektedir. Beşerî sermaye verisi Penn Worlds Table
veritabanından alınmıştır. Yüksek teknoloji ihracatı OECD veritabanından, kamu harcamaları ve
GSYH verileri ise Dünya Bankasından temin edilmiştir.
Değişkenlerin farklı derecelerde bütünleştiği durumlarda eşbütünleşme testleri kullanılamaz.
Bunun yerine Pesaran vd. (2001), ARDL eşbütünleşme testini önermiştir. ARDL yaklaşımı F ve t
istatistiklerini dikkate alır. Test istatistiğinin kritik üst sınır değerlerinden büyük olması durumunda
temel hipotez reddedilir. Denklem (2), bu çalışma için ARDL modelini göstermektedir.
,!"
t
# $
0
( -$
1
!"
t-1+
$
2
%"&'
t-1
-
+
$
3
)'
t-1
( $
4
&*
t-1
(-
.
/
*
0
&'#
!(# ,!"
t-*
(
.
1
*
0
&'#
!(# ,%"&'
t-*
-(
.
2
*
0
&'#
!(# ,)'
t-*
(
.
3
*
0
&'#
!(# ,&*
t-*
( 4
t (2)
Burada Δ birinci fark operatörüdür ve ρ gecikme uzunluğudur. Akaike Bilgi Kriterleri optimal
gecikme uzunluğunu belirlemektedir. Pesaran et al. (2001), bir eşbütünleşme ilişkisinin varlığı için F
testi (FA) ve t-testi (t) kullanmaktadır.
'
0
𝐴
:
$
1 =
$
2 =
$
3 = 0 (3)
'
0
𝐵
:
$
1 = 0 (4)
McNon vd. (2018) Denklem (3)’ü modifiye ederek ana hipotezi test eden ek bir F testi (FB)
geliştirmiştir.
'
0
𝐶
:
$
2 =
$
3 = 0 (5)
Eşbütünleşme ilişkisini doğrulamak için yukarıda bahsedilen üç temel hipotezin tümü
reddedilmelidir. McNon vd. (2018), değişkenlerin entegrasyon derecesi hakkında herhangi bir
varsayımda bulunmamaktadır. Ancak bu yaklaşım, standart ARDL yaklaşımından daha sağlam
sonuçlar vermektedir. Ek olarak, Yılancı vd. (2020) tarafından geliştirilen test sayesinde ARDL
modeline Fourier fonksiyonları da dahil edilmektedir ve Fourier fonksiyonu sayesinde modeldeki
yapısal değişiklikler görülebilmektedir.
5
6
7
8
#-
.
9
k
)
*(# :;<
=
$+*"
,
>+.
?
k
)
*(# @A:
=
$+*"
,
> (6)
Burada n frekans sayısıdır, k frekansların sayısıdır, t trendi temsil etmektedir ve T örnek
boyutudur. Denklemde Ludlow ve Enders (2000) ve Becker vd. (2006)’in oluşturduğu frekans değeri
kullanılmıştır.
5
6
7
8
# B
1
CDE
=
$+*"
,
>
( B
2
FGC
=
$+*"
,
> (7)
Denklem (8) bu çalışma için FARDL modelini göstermektedir. Bu model kesirli sayıları
dikkate almamaktadır.
,!"
t
# $
0
( -B
1
CDE
=
$+*"
,
>+
B
2
FGC
=
$+*"
,
>
( $
1
!"
t-1
( $
2
%"&'
t-1
( $
3
)'
t-1
( $
4
&*
t-1
(
.
/
*
0
&'#
!'# ,!"
t-*
(
.
1
*
0
&'#
!'# ,%"&'
t-*
- (
.
2
*
0
&'#
!'# ,)'
t-*
(
.
3
*
0
&'#
!'# ,&*
t-*
( 4
t (8)
3.1. Ampirik Sonuçlar
Çalışmada ampirik analiz için önce Fourier ADF ve ardından geleneksel ADF birim kök testi
uygulanmıştır. Tablo 2’de yer alan FADF birim kök testi sonuçlarına göre elde edilen FADF test
istatistiklerinden küçüktür. Bu durum Fourier trigonometrik terimlerinin anlamsız olduğunu ifade
Türkiye’de Yüksek Teknoloji, Kamu Harcamaları, Ekonomik Büyüme ve Beşerî Sermaye Arasındaki İlişki: Fourier ARDL
Yaklaşımı
220
etmektedir. Bu durumda Enders ve Lee (2012) geleneksel ADF birim kök testini kullanmayı
önermektedir. Tablo 2’de yer alan son iki satır ADF birim kök testi sonuçları yer almaktadır.
Tablo 2: Fourier ADF (FADF) Birim Kök Testi
Değişkenler
k
FADF test değerleri
F test
ADF test ist. (level)
ADF test ist.
(∆, birinci fark)
BS
2
2.67
-4.05
2.95
-4.30*
GSYH
3
1.73
-3.78
-1.80
-3.75**
KH
1
-2.76
-4.35
-3.55**
-6.87*
YT
1
5.85
-4.35
0.59
-3.89*
FADF kritik değerleri %1, %5 ve %10 için sırasıyla 12.21, 9.14 ve 7.78’dir. Bu kritik değerler Enders ve Lee (2012)
çalışmasında Tablo 1a’da yer almaktadır ve gözlem sayısı ve frekans değerine göre belirlenmektedir. ADF kritik değerleri ise
sırasıyla -3.70, -2.98 ve -2.63’dür.
Tablo 2’de yer alan ADF test bulguları BS, YH ve GSYH serilerinin düzey değerlerinde
durağan değil iken birinci farklarında durağan olduğunu göstermektedir. KH serisi ise hem düzey hem
de birinci fark değerlerinde durağandır. Serilerin birim kök içermesi durumunda tahmin edilen
modelin sonuçları tutarlılık açısından tartışmalı hale gelebilir. Bu nedenle birim kök içermeyen
serilerle yapılan ampirik analizler daha fazla tercih edilmektedir. ARDL sınır testi tahmini yapmak
için bağımlı değişkenin I(1) olması yani birinci derece de durağan olması yeterlidir. Bağımsız
değişkenler ise düzey veya birinci fark değerlerinde durağan olabilir. Tablo 2’de yer alan birim kök
analizi sonuçları bir sonraki aşamaya geçilip değişkenler arasındaki uzun dönem eşbütünleşme
ilişkisin test edilmesini mümkün kılmaktadır. Tablo 3 FARDL eşbütünleşme testi sonuçlarını
göstermektedir.
Tablo 3: FARDL Test Sonuçları
Bootstrap kritik
değerleri
t
Bootstrap kritik
değerleri
FB
Bootstrap kritik
değerleri
Optimal
Frekans
FA
10%
%5
%1
10%
%5
%1
10%
%5
%1
2
9.25*
2.87
3.62
6.13
4.54*
-2.17
-2.70
-3.46
7.64*
2.83
3.68
6.23
Not: *: %1 önem düzeyinde isttistiki anlamlılığı ifade etmektedir.Bootstrap kritik değerleri 5000 replikasyona tabi
tutulmuştur.
Tablo 3’e göre FA, t ve FB test istatistiklerinin Bootstrap kritik değerlerinden büyük olduğu
görülmektedir. Bu sonuç değişkenler arasında uzun dönemli bir eşbütünleşme ilişkisini ortaya
koymaktadır. Dolayısıyla beşerî sermaye, ekonomik büyüme, kamu harcamaları ve yüksek teknoloji
ihracatı uzun dönemde beraber hareket etmektedir. Dolayısıyla bu aşamadan sonra ekonomik büyüme,
kamu harcamaları ve yüksek teknoloji ihracatının beşerî sermaye üzerindeki etkisi incelenecektir.
Tablo 4 uzun dönem katsayı tahmin sonuçlarını göstermektedir.
Tablo 4: FARDL Modeline Dayalı Uzun Dönem Katsayı Tahmini Sonuçları (BS Bağımlı
Değişken)
GSYH
KH
YT
5.508*
(0.00)
0.002**
(0.03)
6.396*
(0.00)
Not: * ve ** sırasıyla %1 ve %5 düzeyindeki istatistiki anlamlılığı göstermektedir.
Tablo 4 FARDL modeline dayanan uzun dönem katsayı tahmini sonuçlarını göstermektedir.
Söz konusu modele ilgili fourier terimleri dahil edilerek tahmin yapılmıştır.Tablo 4’e göre tüm test
istatistikleri anlamlı ve pozitiftir. Buna göre ekonomik büyüme, kamu harcamaları ve yüksek teknoloji
ihracatının beşerî sermayeyi uzun dönemde olumlu yönde etkilemektedir. Elde edilen bulgular sonuç
bölümünde tartışılmıştır.
4. SONUÇ
Bir ülkede beşerî sermayenin artması ülkelerin kalkınma yolunda hem ekonomilerini
güçlendiren hem de bireylerin refahını artıran bir faktör olarak görülmektedir. Dolayısıyla beşerî
sermaye konusu özellikle İkinci Dünya Savaşı’ndan itibaren ülkelerin önem verdiği konulardan biri
haline gelmiştir. Ülkeler bu nedenle eğitim, sağlık ve teknoloji gibi alanlara yatırım yaparak girdi
başına çıktıyı ve çıktı kalitesini artırmaya çalışmaktadırlar. Bu çalışma Türkiye’de kamu
Akademik Araştırmalar ve Çalışmalar Dergisi 2023, 15(28), 214 - 222
221
harcamalarının, ekonomik büyümenin ve yüksek teknoloji ihracatının beşerî sermayeyi ne yönde
etkilediğini araştırmaktadır. Bu amaçla 1990-2019 dönemi incelenmiştir ve FARDL yaklaşımından
faydalanılmıştır. FARDL analizi bulguları değişkenler arasında uzun dönemli bir eşbütünleşme
ilişkisini ortaya koymuştur. Söz konusu uzun dönemli ilişkiyi incelemek için FARDL modeline dayalı
uzun dönem katsayı tahmini yapılmıştır. Tahmin sonuçları Türkiye’de kamu harcamalarının, kişi
başına GSYH’nin ve yüksek teknoloji ihracatının beşerî sermayeyi artırdığını göstermektedir.
Literatürde Türkiye için beşerî sermaye ve ekonomik büyüme arasındaki olumlu ilişkiyi destekleyen
çalışmalara rastlamak mümkündür (Çakmak ve Gümüş, 2005; Serel ve Masatçı, 2005; Kar ve Taban,
2006; Altıntaş ve Çetintaş, 2011). Bununla beraber, kamu harcamalarının beşerî sermayi azalttığı
bulgusuna ulaşan çalışmalar da mevcuttur (Ulucak, 2022).
Türkiye’nin özellikle genç nüfusu sayesinde beşerî sermaye kapasitesi yüksektir. Bu nedenle
hem bireylerin donanımlarının arttırılması hem de girdi başına çıktının artırılması açısından beşerî
sermaye konusuna özellikle önem verilmelidir. Bunun için başta eğitim, sağlık olmak üzere teknoloji
ve kurumsal altyapıya yönelik verimli yatırımlar yapılmalıdır. Avrupa Birliği üyesi olma hedefi olan
Türkiye’de beşerî sermayenin verimliliği ve gelişimi üzerinde önemle durulmalıdır (Taban ve Kar,
2006). Bu yatırımların niceliğinden ziyade niteliğine odaklanmak beşerî sermaye ve yatırımın
verimliliği açısından daha değerlidir. Ancak sadece yatırımla beşerî sermayeyi artırmak mümkün
değildir. Nitekim Ulucak (2022), bu çalışmanın aksine Türkiye’de kamu harcamalarının beşerî
sermayeyi olumsuz etkilediği sonucuna ulaşmış ve bu sonucu kamu harcamalarının beşerî sermayenin
artırılmasını sağlayan alanlara yeterince aktarılamadığı şeklinde yorumlamıştır. Bu bağlamda beşerî
sermayeyi artırmak için eğitim, sağlık ve bilim alanlarına yatırımlarına ek olarak bu yatırımların iyi
planlanlanması ve verimli alanlara yönlendirilmesi gerekmektedir.
Beşeri sermayenin önemli bileşenlerinden biri tarım sektörüdür (Schultz, 1961) ancak bu alan
genellikle ihmal edilmektedir. Beşeri sermaye ile beraber birim başına çıktı miktarının arttırılması
sadece sanayi ve teknoloji alanlarında değil tarım alanında da önemli bir amaç olmalıdır. Bu nedenle
özellikle ziraat odaları, sivil toplum kuruluşları ve diğer kurumlar vasıtasıyla çiftçilerin donanımını
artırmaya yönelik eğitimler düzenlemesi gerekmektedir. Bu eğitimler uzmanlaşmış kadrolar tarafından
verilmeli ve illere özgü tarım ürünlerine yönelik olmalıdır.
Türkiye’nin beyin göçü noktasında da spesifik önlemler alması gerekmektedir. Çünkü
yetişmiş nitelikli bireylerin başka ülkelere göç etmesi hem ülke açısından hem de beşerî sermaye
açısından önemli bir kayıptır. Bu bağlamda özellikle bireylerin satın alma gücünü artıran politikaların
uygulanması ve bireylere özgür ve kaliteli çalışma ortamının sunulması önemlidir. Son olarak,
demokrasi, hukuk ve özgürlükler alanındaki iyileşmeler de şüphesiz beşerî sermayenin arttırılmasına
önemli katkıda bulunacaktır. Son olarak, beşerî sermayenin belirleyicilerine yönelik yapılacak
çalışmalarda kişi başına düşen enerji tüketimi, karbon ayak izi ve ekolojik ayak izi gibi çevresel
göstergelerin etkisinin incelendiği çalışmalar alana farklı boyutlarda katkı sağlayacak ve sürdürülebilir
kalkınma literatürünü zenginleştirecektir.
Etik Beyan: Bu çalışmada “Etik Kurul” izini alınmasını gerektiren bir yöntem kullanılmamıştır.
Yazar Katkı Beyanı: Yazarın katkı oranı % 100’dür.
Çıkar Beyanı: -
Ethics Statement: In this study, no method requiring the permission of the “Ethics Committee” was
used.
Author Contributions Statement: Author’s contribution rate is 100 %
Conflict of Interest: -
KAYNAKÇA
Acet, H. & Erkoçak H. E. (2022). Fiziki, Beşeri ve Doğrudan Yabancı Sermayenin Ekonomik
Büyümeye Etkisi: G20 Ülkeleri Üzerine Bir Uygulama (Panel Veri Analizi). Selçuk Üniversitesi
Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu Dergisi, 25(1), 141-155.
Türkiye’de Yüksek Teknoloji, Kamu Harcamaları, Ekonomik Büyüme ve Beşerî Sermaye Arasındaki İlişki: Fourier ARDL
Yaklaşımı
222
Ali, H., Siddique, H. M. A., Ullah, K., & Mahmood, M. T. (2018). Human capital and economic
growth nexus in Pakistan: the role of foreign aid. Bulletin of Business and Economics
(BBE), 7(1), 13-21.
Altıntaş, H., & Çetintaş, H. (2010). Türkiye’de Ekonomik Büyüme, Beşeri Sermaye ve İhracat
Arasindaki İlişkilerin Ekonometrik Analizi: 1970-2005. Erciyes Üniversitesi İktisadi ve İdari
Bilimler Fakültesi Dergisi, (36), 33-56.
Aylin, K. (2013). Beşeri sermaye ve ekonomik büyüme ilişkisi: Yatay kesit analizi ile AB ülkeleri
üzerine bir değerlendirme. Maliye Dergisi, 165, 241-285.
Asteriou, D., & Agiomirgianakis, G. M. (2001). Human capital and economic growth: time series
evidence from Greece. Journal of Policy Modeling, 23(5), 481-489.
Barro, R. J. (1991). Economic growth in a cross section of countries. The quarterly journal of
economics, 106(2), 407-443.
Barro, R. J., & Lee, J. W. (2013). A new data set of educational attainment in the world, 1950
2010. Journal of development economics, 104, 184-198.
Becker, G.S. (1964). Human Capital: A Theoretical and Empirical Analysis With Special Reference to
Education. National Bureau of Economic Research. New York.
Berber, M., YILDIZ, E. B., & DİNDAROĞLU, Y. A. (2013). Bölgesel Beşeri Sermaye Yeterliliğinin
Ölçülmesi: Piramit Model. Kocaeli Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, (25), 1-1
Crocker, D. A. (1991). Toward development ethics. World development, 19(5), 457-483.
Çakmak, E., & Gümüş, S. (2005). Türkiye'de beşeri sermaye ve ekonomik büyüme: ekonometrik bir
analiz (1960-2002). Ankara Üniversitesi SBF Dergisi, 60(01), 59-72.
Denison, E. F. (1962). Education, economic growth, and gaps in information. Journal of Political
Economy, 70(5, Part 2), 124-128
Doryan, E. (2001). Poverty, human development, and public expenditure: Developing actions for
government and civil society. Equity Health, 1-156.8.
Duan, C., Zhou, Y., Cai, Y., Gong, W., Zhao, C., & Ai, J. (2022). Investigate the impact of human
capital, economic freedom and governance performance on the economic growth of the
BRICS. Journal of Enterprise Information Management.
Ersoy, B. A., & Yılmazer, M. (2007). Beşeri Sermayeyi İçselleştiren Büyüme Modellerinde Kamu
Eğitim Harcamalarının Rolü: Panel Eşbütünleşim Analizi. Marmara Üniversitesi İktisadi ve
İdari Bilimler Dergisi, 23(2), 389-410.
Gupta, S., Clements, B. J., & Tiongson, E. H. (1998). Economic Policy and Equity: Public Spending
on Human Development. Finance & Development, 35(003).
Han, J. S., & Lee, J. W. (2020). Demographic change, human capital, and economic growth in
Korea. Japan and the World Economy, 53, 100984.
Kırıkçı, M. B., & Yanar, R. (2020). Kurumsal Yapı, Beşeri Sermaye ve Ekonomik Büyüme İlişkisi:
Gelişmiş ve Gelişmekte Olan Ülkeler İçin Panel Veri Analizi. Gaziantep University Journal of
Social Sciences, 19(2), 311-331.
Köksel, B., & Yılmaz, H. (2021). Beşerî sermaye ve ekonomik büyüme ilişkisi: farklı gelire sahip
ülkeler grubu üzerine bir inceleme. Journal of Life Economics, 8(2), 157-171.
Kuzören, B., Çeştepe, H., & Hüseyin, İ. Ç. E. N. (2019). Kurumlar ve Beşeri Sermayenin Ekonomik
Büyüme Üzerindeki Etkisi: Türkiye Örneği. Ekoist: Journal of Econometrics and Statistics,
(30), 65-81.
Levin, A., & Raut, L. K. (1997). Complementarities between exports and human capital in economic
growth: Evidence from the semi-industrialized countries. Economic development and cultural
change, 46(1), 155-174.
Akademik Araştırmalar ve Çalışmalar Dergisi 2023, 15(28), 214 - 222
223
Lucas Jr, R. E. (1988). On the mechanics of economic development. Journal of monetary
economics, 22(1), 3-42.
Manga, M., Bal, H., Algan, N., & Kandır, E. D. (2015). Beşeri sermaye, fiziksel sermaye ve ekonomik
büyüme ilişkisi: Brics ülkeleri ve Türkiye örneği. Çukurova Üniversitesi Sosyal Bilimler
Enstitüsü Dergisi, 24(1), 45-60.
McNown, R., Sam, C. Y., & Goh, S. K. (2018). Bootstrapping the autoregressive distributed lag test
for cointegration. Applied Economics, 50(13), 1509-1521.
Nathaniel, S. P. (2021). Natural resources, urbanization, economic growth and the ecological footprint
in South Africa: the moderating role of human capital. Quaestiones Geographicae, 40(2), 63-
76.
Psacharopoulos, G. (1994). Returns to investment in education: A global update. World
development, 22(9), 1325-1343.
Sala-i-Martin, X. X., & Mulligan, C. B. (1995). Measuring aggregate human capital (No. 723). Center
Discussion Paper.
Pesaran, M. H., Shin, Y., & Smith, R. J. (2001). Bounds testing approaches to the analysis of level
relationships. Journal of applied econometrics, 16(3), 289-326.
Romer, P. M. (1990). Endogenous technological change. Journal of political Economy, 98(5, Part 2),
S71-S102.
Schultz, T. (1992). The role of education and human capital in economic development: An empirical
assessment (No. 2282-2019-4159).
Serel, H., & Masatçı, K. (2005). Türkiye'de beşeri sermaye ve iktisadi büyüme ilişkisi: Ko-
Entegrasyon analizi. Atatürk Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, 19(2), 49-58
Suescún, R. (2007). The role of fiscal policy in human development and growth. LAC Regional, 1-53.
Swift, D. (2006). Human Capital Investment as a Realist Foreign Policy. International Public Policy
Review, 2(2), 68-91.
Taban, S., & Kar, M. (2006). Beşeri sermaye ve ekonomik büyüme nedensellik analizi, 1969-2001.
Anadolu Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 6(1), 159-182.
Ulucak, Z. Ş. (2022). Kamu sektörünün beşerî sermaye birikimindeki rolünün analiz edilmesi: Türkiye
örneği. Gaziantep University Journal of Social Sciences, 21(1), 91-107.
Umutlu, G., Yılmaz, F. A., & Günel, S. (2010). Ekonomik Büyüme Farklılıklarının İncelenmesi:
OECD Ülkeleri İçin Bir Uygulama. Sosyal Ekonomik Araştırmalar Dergisi, 11(22), 351-372.
Yang, X. (2020). Health expenditure, human capital, and economic growth: an empirical study of
developing countries. International journal of health economics and management, 20(2), 163-
176.
Yilanci, V., Bozoklu, S., & Gorus, M. S. (2020). Are BRICS countries pollution havens? Evidence
from a bootstrap ARDL bounds testing approach with a Fourier function. Sustainable Cities and
Society, 55, 102035.
Yılmaz, Z., Özer, P., & Gümüşsoy, F. G. (2019). Türkiye’de Beşeri Sermayenin Ekonomik Büyüme
Üzerindeki Etkisi: Gecikmesi Dağıtılmış Otoregresif Yaklaşımı. Optimum Ekonomi ve Yönetim
Bilimleri Dergisi, 6(1), 1-16.
... Bu kapsamda yapılan çalışmada sağlık ve eğitim harcamalarının GSYİH üzerindeki etkisinde COVİD-19 değişkeninin moderatör etkisinin olup olmadığını ortaya koymak amaçlanmıştır. Ulusal ve uluslararası literatür incelendiğinde sağlık harcamalarının (Yang, 2020;Wang, 2015;Tıraş ve Ağır, 2018;Üzümcü ve Söğüt, 2020;Aboubacar ve Xu, 2017;Akıncı ve Tuncer, 2016;Piabuo ve Tieguhong, 2017;Binay, 2020;Çelik, 2020) ve eğitim harcamalarının (Villela ve Paredes, 2022;Jung ve Thorbecke, 2003;Pamuk ve Bektaş, 2014;Churchill vd., 2015;Balmumcu ve Bozkurt, 2018;Liv d., 2024;Selim vd., 2014;Akçacı, 2013;Sofuoğlu, 2023) beşeri sermaye üzerindeki etkisini ele alan birçok çalışmanın yürütüldüğü görülmektedir. Benzer şekilde literatürde COVİD-19 değişkeninin sağlık harcamaları (Elola-Somoza vd., 2021; Zavras, ve Chletsos, 2023) ve eğitim harcamaları (Tarkar, 2020;Wyse vd., 2020;Nogo vd., 2022) üzerindeki etkilerini inceleyen çalışmalar da bulunmaktadır. ...
Article
Full-text available
Bu çalışmada sağlık ve eğitim harcamalarının gayri safi yurt içi hâsıla (GSYİH) üzerindeki etkisinde Yeni Koronavirüs (SARS-CoV-2, COVİD-19) değişkeninin moderatör etkisinin olup olmadığını ortaya koyarak literatüre katkıda bulunmak amaçlanmıştır. Bu kapsamda çalışmanın analiz kısmında 37 Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) üyesi ülkenin 2015-2020 dönemine ait verileri ile oluşturulan panel veri seti kullanılmıştır. Çalışmada iki model kurulmuştur. Model I’de sağlık harcamalarının GSYİH üzerindeki etkisinde COVİD-19’un moderatör etkisi incelenmiştir. Model II’de ise, eğitim harcamalarının GSYİH üzerindeki etkisinde COVİD-19’un moderatör etkisi incelenmiştir. Her iki modelde de sağlık ve eğitim harcamalarının GSYİH üzerinde pozitif yönlü ve istatistiksel olarak anlamlı bir etkisinin olduğu tespit edilmiştir (p0,05). Son olarak, eğitim ve sağlık harcamalarının GSYİH üzerindeki etkisinde COVİD-19 değişkenin herhangi bir moderatör etkisi bulunamamıştır (p>0,05
Thesis
Full-text available
The relationship among defense expenditures and economic growth has attracted the attention of many researchers and there is a significant number of studies approaching the subject with various techniques. However, there is no consensus between scientists as to whether defense expenditures trigger economic growth, efficiency and other macroeconomic indicators. The purpose of this study is to examine the possible effects of defense expenditures in Turkey on economic growth between 1990-2021 using the model of Barro (1990). In the study, the distributed authority (ARDL) and Bayer-Hanck (2013) methods were used to test the cointegration relationship between the variables. After this, the long -term coefficient based on the smallest and dynamic ordinary squares (DOLS) model was estimated. As a result of the study, it was found that defense expenditures affect growth negatively. A positive relationship was found between population, human capital and gross fixed capital investments and growth. As a result, it was concluded that the Neo-Classical approach was valid instead of military Keynesian approach between 1990-2021 periods in Turkey.
Article
Sağlık harcamalarının ekonomik büyüme üzerine etkisini inceleyen ilk çalışma Mushkin (1962) tarafından ele alınmıştır. Bu çalışmada sağlık harcamalarının ekonomik büyümeyi olumlu etkilediği belirtilmiştir. Devam eden dönemlerde sağlık ve ekonomik büyüme ilişkisi, sağlığa dayalı büyüme hipotezi olarak literatürde yer almıştır. Bu hipotez özellikle yeni sağlık politikası uygulamalarına geçildiği 80’li yıllardan sonra birçok gelişmekte olan ülkelerde test edilmiştir. Bu çalışmada, Türkiye’de 2003-2019 yılları arasında Düzey 2 kapsamında yer alan 26 alt bölgede kamu sağlık harcamalarının ekonomik büyüme ve toplam faktör verimliliği üzerine etkisi araştırılmaktadır. Çalışmada ekonomik büyüme, kamu sağlık harcamaları ve kamu eğitim harcamaları verilerinin yanı sıra kontrol değişken olması amacı ile sabit sermaye yatırımları, ihracat, işgücü stoku ve ortalama yıllık hava sıcaklığı verileri de kullanılmıştır. Verilerin zaman boyutunun kısa olması nedeniyle Panel EKK yöntemi ve bu yöntemden türetilen en uygun tahminciler ile sağlığa dayalı büyüme hipotezinin geçerliliği araştırılmıştır. Elde edilen bulgulara göre sağlığa dayalı büyüme hipotezinin Düzey 2 kapsamındaki TR32, TR41 ve TR83 bölgelerinde kabul edildiği belirlenmiştir.
Article
Full-text available
Bu çalışmanın amacı, G20 ülkelerinde fiziki sermaye, beşeri sermaye ve doğrudan yabancı sermaye yatırımlarının, ekonomik büyümeye etkisini ölçmektir. Araştırma 2000-2019 yılları arasındaki 20 yıllık süreyi kapsamaktadır. İlgili dönemlerde, G20 ülkelerine ait yıllık finansal veriler, panel veri analiz yöntemi kullanılarak test edilmiştir. Ampirik sonuçlar, ülkelere ait, beşeri sermaye harcamaları kriterlerinden olan, Sağlık Harcamaları (SAGH) ve fiziki sermaye harcamaları kriterlerinden olan, Sabit Sermaye Harcamaları (SSH) ile Ekonomik Büyüme Göstergesi olan Gayri Safi Yurt İçi Hasıla (GSYİH) arasında, istatistiksel olarak güçlü ve negatif bir ilişki olduğunu, Kişi Başına Düşen Sağlık Harcamaları (SAGHKB) ile Gayri Safi Yurt İçi Hasıla (GSYİH) arasında ise yine istatistiksel olarak güçlü, fakat pozitif bir ilişki olduğunu göstermektedir.
Article
Full-text available
Purpose This paper investigates the relationship between human capital, economic freedom, governance performance, and economic growth and whether institutional factors such as governance performance and economic freedom mediate the association between human capital and economic growth. Design/methodology/approach In this study, the authors apply the panel data regression method to verify five hypotheses and check the robustness of the empirical findings from four aspects (chow test, panel unit root test, granger test and generalized method of moments) based on the data covering China, India, Russia, Brazil and South Africa from 2000 to 2018. Findings After multiple tests with mixed methods, the empirical results show that the relationship between human capital and economic growth is not linear but inverted U -shaped. Furthermore, human capital has a positive effect on economic growth only in a certain period of time, and governance performance positively moderates the effect of human capital on economic growth in BRICS. Originality/value First, the impact of human capital on economic growth is not linear but an inverted U -shaped and governance performance moderates the effect of human capital on economic growth in BRICS. The study and research model enhances the authors’ insights on the advantage and challenges of human capital in the future. Second, the proposed multi-methods in the study accurately forecast economic growth which partially solves endogenous problems because of reverse causality.
Article
Full-text available
Beşerî sermayenin ülkelerarası gelişmişlik farklarını açıklamada en önemli faktörlerden birisi olduğu tartışılmaz bir gerçek olarak kabul edilmekte, uzun dönem sürekli büyümenin yegâne kaynağı olarak değerlendirilmektedir. Bu yüzden beşerî sermaye birikiminin artırılması ekonomiler için son derece önemli bir misyon haline gelmiştir. Teorik ve ampirik literatür beşerî sermaye birikiminin artırılmasında kamu harcamalarının önemli bir rol üstlenebileceğini vurgulamaktadır. Dolayısıyla bu çalışmada Türkiye için Kamu harcamalarının beşerî sermaye birikimi üzerindeki etkisi analiz edilmiştir. Ayrıca Kişi başına gelir, işsizlik ve nüfus değişkenleri de literatürde beşerî sermaye birikiminin önemli bir belirleyicisi olduğu için tahmin edilen modele dahil edilmiştir. Analizde 1960-2019 dönemine ait yıllık veriler kullanılmıştır. Çalışmada kullanılan değişkenler arasında uzun dönem eş bütünleşme ilişkisi belirlenmiş ve uzun dönem eş bütünleşme katsayıları FMOLS, DOLS ve CCR tahmincileri ile tahmin edilmiştir. Elde edilen sonuçlar Türkiye’de kamu harcamalarının beşerî sermaye birikimini negatif etkilediğini ortaya koymuştur. Benzer bir şekilde işsizlikteki artış da beşerî sermayeyi olumsuz etkilemektedir. Ancak kişi başına düşen gelir ve nüfus beşerî sermaye artışına katkı sağlamaktadır. Çalışmada ampirik sonuçların muhtemel nedenleri etraflıca tartışılmakta ve buna göre politika önerileri geliştirilmektedir.
Article
Full-text available
South Africa is the largest emitter of CO2 and arguably the most developed and urbanised country in Africa. The country currently harbours an ecological deficit territory which could be the outcome of economic expansion, urban explosion, unsustainable resource exploration and a low level of human development. After all, environmental distortions are mainly the outcome of human activities. This study is a maiden attempt to examine the linkage between urbanisation, human capital, natural resources (NR) and the ecological footprint (EF) in South Africa. Unlike previous studies, this study employs positivist and relevant environmental indicators that accommodate built-up land, forest land, carbon footprint, ocean, grazing land and cropland. Findings from the long-run results suggest that urbanisation, economic growth and NR increase the EF, whereas human capital ensures environmental sustainability. The interaction between urbanisation and human capital mitigates environmental degradation by reducing the EF. The canonical cointegrating regression (CCR), dynamic ordinary least squares (DOLS) and the fully modified ordinary least squares (FMOLS) results further confirm the nature of the relationships and linkages existing with respect to NR, urbanisation, economic growth and the EF. A bidirectional causality exists between human capital, economic growth and the EF. Policies related to NR and urban sustainability, the limitations of the study, as well as possible directions for future research are discussed.
Article
Full-text available
Neo-klasik teorilerin büyümenin nicelik yönüne ağırlık vererek diğer faktörleri göz ardı etmesi, sürdürülebilir büyümenin olanaksız hale gelmesine sebep olmuştur. 20.yüzyılın ikinci yarısında ortaya çıkan içsel büyüme teorileri, neo-klasik teorinin varsayımlarını değiştirerek “insan” kavramının önemine değinmiş ve sürdürülebilir büyümede “kilit rol” olarak beşeri sermayeyi işaret etmiştir. Bu çalışmanın amacı, beşeri sermayenin ekonomik büyüme üzerindeki etkisini incelemektir. Şüphesiz beşeri sermaye her ülkenin ekonomik kalkınmasına aynı oranda etki etmemektedir. Bu düşünceden yola çıkılarak homojen özellik gösteren ülkeler sınıflandırılmış ve 1990-2018 dönemlerinde verilerine ulaşılabilen üst gelir (41 ülke), orta üst gelir (28 ülke), orta alt gelir (32 ülke) ve alt gelir (16 ülke) grubundaki ülkeler analize dâhil edilmiştir. Ampirik sonuçlara ulaşmak için Gengebach, Urbain ve Westerlund Panel Eşbütünleşme Testi, AMG katsayı tahmincisi ve Dumitrescu-Hurlin panel nedensellik analizi kullanılmıştır Eşbütünleşme testi, seriler arasında eşbütünleşme ilişkisinin bütün ülke gruplarında olduğunu göstermiştir. AMG katsayı tahmincisi sonuçlarına göre beşeri sermaye endeksindeki %1’lik artış; yüksek gelirli ülkelerde büyümeyi %3,13, orta üst gelirli ülkelerde %4,44, orta alt gelirli ülkelerde %2,62 ve alt gelirli ülkelerde %1,87 oranında arttırmaktadır. Dumitrescu-Hurlin panel nedensellik analizi, bütün ülke gruplarında sosyal sermaye ve büyüme arasında çift yönlü nedenselliğin olduğunu ortaya koymuştur. Analiz sonucunda elde edilen ampirik bulgular, ülkelerin ekonomik büyüklüğüne bağlı olmaksızın beşeri sermayenin farklı oranlarda da olsa ekonominin itici gücü olduğunu göstermiştir.
Article
Full-text available
Bu çalışmada beşeri sermaye ve ekonomik büyüme ilişkisi gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde kurumsal faktörler perspektifinden ele alınmıştır. Bu bağlamda, 26 gelişmiş, 64 gelişmekte olan ülke grubu için 2002-2016 yıllık verileri, kişi başına düşen reel GSYİH, eğitim endeksi, kişi başına düşen sağlık harcaması, demokrasi endeksi, hukukun üstünlüğü endeksi ve yolsuzluğun kontrolü endeksi değişkenleri kullanılarak, panel veri analiz yöntemi kullanılmıştır. Yapılan analizde kurulan modellerin model varsayımlarına sahip olmadığından, etkin ve tutarlı sonuçlar elde edebilmek adına Driscoll-Kraay dirençli tahmincisi kullanılmıştır. Analizde elde edilen bulgulara göre gelişmiş ülkelerde eğitim, sağlık demokrasi, hukuksal yapı ve yolsuzluğun kontrolü ile ekonomi büyüme arasındaki ilişkinin pozitif yönlü olduğu tespit edilmiştir. Gelişmekte olan ülke grubunda eğitim, sağlık ve yolsuzluğun kontrolü ile ekonomik büyüme arasında pozitif yönlü ilişki mevcutken, demokrasi ve hukuksal yapı ile işkisi istatistiksel olarak anlamsızdır.
Article
Full-text available
Social security systems were successively established in most developing countries in the 1980s and 1990s. To ensure the long-term sustainability of these newly established systems it is essential to carefully monitor the economic impact. Based on the panel data of 21 developing countries from 2000 to 2016, this paper is the first to apply the panel threshold model to empirically analyze the relationship between national health expenditures and economic growth under different levels of human capital. The results show that health expenditure and economic growth have significant interval effects because of the different levels of human capital. Specifically, when human capital levels are low, health expenditure is significantly negatively correlated with economic growth. When human capital is at a medium level, health expenditure has a positive but not significant impact on economic growth. When the level of human capital is high, the positive economic impact of the health expenditure is significantly enhanced. In addition, subgroup analyses indicate that population aging and low fertility aggravate the negative impact of health expenditures on economic growth. This study provides reliable analysis and can be used by developing countries to maintain a long-term sustainable social security system.
Article
Full-text available
Bu çalışmada Türkiye için 1978 - 2014 arası yıllık verileri kullanılarak, beşeri sermayenin ekonomik büyüme üzerindeki etkisinin tahmin edilmesi amaçlanmıştır. Çalışmada değişkenler arasındaki uzun dönemli ilişkilerin varlığı Gecikmesi Dağıtılmış Otoregresif Sınır Testi yaklaşımı ile araştırılmıştır. Ekonometrik analizler sonucunda beşeri sermaye ve ekonomik büyüme arasında uzun dönemli bir ilişkinin varlığı tespit edilmiş olup uzun dönemde beşeri sermayenin ekonomik büyümeyi pozitif etkilediği sonucuna varılmıştır.
Article
The goal of this paper to determine whether the effect of foreign direct investment inflows on the environment is pollutive or pollution-reducing for BRICS countries―Brazil, Russia, India, China, and South Africa―using annual data for the period 1982-2014. For that purpose, this study examines the long-run impact of FDI inflow and energy use on ecological footprint and its components―crop land, grazing land, forest land, fishing ground, built-up land, and carbon footprint―by introducing and utilizing the bootstrap autoregressive distributed lag model with a Fourier function (FARDL) for cointegration. The findings demonstrate that although the effect of FDI inflows on the footprints is mixed in Brazil and Russia, it is positive on environmental degradation regarding ecological footprint and carbon footprint in India. Furthermore, it is found that FDI inflows increase environmental quality in China for cropland and grazing land footprints and in South Africa for crop land, grazing land, fishing ground, and built-up footprints. Furthermore, the long-run effect of energy consumption is mostly pollutive for BRICS countries.
Article
We construct a measure of human capital using micro datasets on labor composition of age, gender, education, and wage rate and analyze its role in economic growth for the Korean economy. Over the past three decades, human capital has grown steadily at about 1% per year, contrasting to a continuously declining trend of total work-hours. This growth has been driven by the rise of better-educated baby-boom cohorts. A growth accounting exercise shows that human capital contributes significantly to economic growth; it accounted for 0.5% points of annual GDP growth over the period. Human capital is projected to remain a major growth factor over the next two decades as the increase in educational attainment continues. Increased employment rate of elderly or female workers reduces the aggregate human capital growth while increasing the available labor. Polices to improve human capital of female or elderly workers help to increase aggregate human capital growth.