ArticlePDF Available

HASTANELERDE BİLGİ GÜVENLİĞİ YÖNETİMİ: NİTEL BİR ARAŞTIRMA

Authors:

Abstract

Bilgi güvenliği son yıllarda sağlık kurumlarında daha da önem kazanmaya başlamıştır. Özellikle teknolojik gelişmeler ile birlikte gerekli önlemler alınmadığı takdirde bilgi sızıntılarının artacağı düşünülmektedir. Hastane bilgi güvenliğine ilişkin çalışanların görüş, öneri ve değerlendirmelerini tespit etmek amacıyla nitel araştırma yönetmelerinden derinlemesine görüşmenin kullanıldığı bu çalışmada farklı birimlerde çalışan 12 hastane çalışanına ulaşılmıştır. Görüşmelerden elde edilen veriler ATLAS.ti nitel veri programında analiz edilerek yorumlanmıştır. Bu doğrultuda uygulamada ortaya çıkan sorunlar ve çözüm önerileri bu görüşler doğrultusunda oluşturulmuştur. Araştırma sonucunda, katılımcıların yaygın olarak bilgi güvenliğinin önemini vurguladıkları ve bilgi güvenliği olgusunun “hasta mahremiyeti” olgusuyla birlikte algılandığı tespit edilmiştir. Bunun yanı sıra fiziksel koşulların, gizlilik, bütünlük ve erişilebilirlik açısından bilgi güvenliği için gerekli olduğu görülmüştür. Bilgi güvenliği yönetim sisteminin etkili işlemesi amacıyla, yöneticiler ve çalışanların işbirliği içinde olması araştırma sonuçlarına ilişkin geliştirilen önerilerden biridir.
Süleyman Demirel Üniversitesi Vizyoner Dergisi, Yıl: 2019, Cilt: 10, Sayı: 23, ss.108-125.
Suleyman Demirel University Visionary Journal, Year: 2019, Volume: 10, Number: 23, pp.108-125.
Makale Geliş Tarihi / Received
Makale Kabul Tarihi / Accepted
: 17.07.2018
: 09.12.2018
DOI: 10.21076/vizyoner.444451
ARAŞTIRMA MAKALESİ / RESEARCH ARTICLE
HASTANELERDE LGİ GÜVENLİĞİ YÖNETİMİ: NİTEL BİR ARAŞTIRMA
INFORMATION SECURITY MANAGEMENT IN HOSPITALS: A QUALITATIVE
STUDY
Selma BARAN
1
Dr. Öğr. Üyesi Emine ŞENER
2
ÖZ
Bilgi güvenliği son yıllarda sağlık kurumlarında daha da önem kazanmaya başlamıştır. Özellikle teknolojik
gelişmeler ile birlikte gerekli önlemler alınmadığı takdirde bilgi sızıntılarının artacağı düşünülmektedir. Hastane
bilgi güvenliğine ilişkin çalışanların görüş, öneri ve değerlendirmelerini tespit etmek amacıyla nitel araştırma
yönetmelerinden derinlemesine görüşmenin kullanıldığı bu çalışmada farklı birimlerde çalışan 12 hastane
çalışanına ulaşılmıştır. Görüşmelerden elde edilen veriler ATLAS.ti nitel veri programında analiz edilerek
yorumlanmıştır. Bu doğrultuda uygulamada ortaya çıkan sorunlar ve çözüm önerileri bu görüşler doğrultusunda
oluşturulmuştur. Araştırma sonucunda, katılımcıların yaygın olarak bilgi güvenliğinin önemini vurguladıkları ve
bilgi güvenliği olgusunun “hasta mahremiyeti” olgusuyla birlikte algılandığı tespit edilmiştir. Bunun yanı sıra
fiziksel koşulların, gizlilik, bütünlük ve erişilebilirlik açısından bilgi güvenliği için gerekli olduğu görülmüştür.
Bilgi güvenliği yönetim sisteminin etkili işlemesi amacıyla, yöneticiler ve çalışanların işbirliği içinde olması
araştırma sonuçlarına ilişkin geliştirilen önerilerden biridir.
Anahtar Kelimeler: Bilgi Güvenliği, Bilgi Güvenliği Yönetimi, Hastane, Sağlık Bakım Bilgi Sistemleri, Durum
Çalışması.
JEL Sınıflandırma Kodları: M12, M15.
ABSTRACT
Information security has become more important in health care institutions in recent years. Especially, if necessary
precautions are not taken in line with the development of technology, it is expected that information leaks would
increase. In the study in which in-depth interviews with qualitative research directives are used in order to
determine the opinions, suggestions and evaluations of employees about hospital information security, 12 hospital
employees working in different units are reached. The data obtained from the interviews are analysed and
interpreted in ATLAS.ti qualitative data program. In this respect, the problems that arise in practice and the
solution proposal are established in line with these opinions. As a result of the research, it is determined that
participants emphasize the importance of information security widely and that information security is perceived
together as "patient privacy". In turn, is it also seen that physical infrastructure is necessary for information security
in terms of privacy, integrity and accessibility. It is one of the proposals of the research that managers and
employees should cooperate for an effective information security management system.
1
Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, İşletme Bölümü, selma_baran137@hotmail.com,
https://orcid.org/0000-0001-8285-789X.
2
Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, İşletme Bölümü, esener@ahievran.edu.tr, https://orcid.org/0000-0002-
8903-1684.
Süleyman Demirel Üniversitesi Vizyoner Dergisi, Yıl: 2019, Cilt: 10, Sayı: 23, ss.108-125.
Suleyman Demirel University Visionary Journal, Year: 2019, Volume: 10, Number: 23, pp.108-125.
109
Keywords: Information Security, Information Security Management, Hospital, Healthcare Information Systems,
Case Study.
JEL Classification Codes: M12, M15.
1. GİRİŞ
Güvenlik konuları günlük yaşamın ayrılmaz bir parçası olup kuruluşların da yeterince önem vermek zorunda
oldukları bir konudur. Yasalar ile güvence altına alınan bilgi güvenliği, kurumsal yönetişimi güçlendirmek ve
olabilecek risklerden korunmak bakımından önemlidir. Kurum ve kuruluşlarda verimliliğin artırılması, bilgiye
erişilebilirliğin kolaylaşması, bilgi güvenliğinin sağlanması amacıyla bilgi güvenliği sistemi kullanımı gittikçe
yaygınlaşmaktadır. Son yıllarda bilgi gizliliğine gereken önemin verilmesine ilişkin gereklilik gözden
kaçmamaktadır. Gerek kamu gerekse özel sektörde bir zorunluluk haline gelen bu sürecin yönetimi ele alınması
ve üzerinde durulması gereken bir konudur.
Bilgi güvenliği çok geniş bir alanı kapsamaktadır. Teknolojinin gelişmesi ile birlikte çok fazla veri
kullanılmaktadır. Teknoloji bir bakıma işlerin kolaylaşmasını sağlarken diğer taraftan sistemden kaynaklı
oluşabilecek hataların giderilebilmesi için alanında uzman personele ihtiyaç artmaktadır. Sağlık personeline kendi
alanlarında eğitim ve seminerler vermek sistemin uygulanma düzeyini artırmaktadır. Bu bakımdan eğitimin yanı
sıra bilgi gizliliğinin etik kurallar çerçevesinde uygulanması da sağlanmalıdır. Her türlü riske karşı veri sorumluları
gerekli tedbirleri almak zorundadır aynı zamanda kişisel verileri kanun hükümlerine aykırı olarak bir başkasına
açıklayamaz ve kullanamaz (Sağlık Bakanlığı, 2018:147). Tüm bu ifadeler mevzuat hükümlerince belirlenmiş olsa
da konuya gereken önemin verilmesi ile bilginin gizliliği ve güvenliği ile sağlanabilir.
Hastaneler kişisel ve klinik bilgileri toplar, kullanır ve saklar. Sağlık kurumları ciddi bir organizasyon yapısı
olduklarından, bilgi sızıntısı, bilgi ihlali, gizlilik ve güvenlik ayarlarına daha fazla dikkat etmelidirler. Kurallara,
yönetmeliklere, güvenlik konularına ve tıbbi yasalara uyulması gerekir (Mehraeen vd., 2016:49). Bu çalışmada
hastanede oluşturulan, bilgi güvenliği yönetimi politikaları hakkında bilgi verilmekte, karşılaşılan teknik ve
yönetsel zorluklar ve bu zorlukların nasıl üstesinden gelinebileceği, uygulanan yöntemler, kurumsal bilgi güvenliği
kültürü bu bilinci oluşturma aşamaları ile hastanenin bilgi güvenliği seviyesinin durumu, katılımcıların görüşlerine
bağlı olarak aktarılmaktadır. Bu çalışmanın genel amacı, hastanelerde bilgi güvenliği yönetim sisteminin
uygulamasında ortaya çıkan sorunları tespit edip çözüm önerisi geliştirmektir. Bu genel amaç çerçevesinde hastane
çalışanlarının görüşlerin belirlenmeye çalışılmıştır. Araştırma kapsamında Bilgi Güvenliği Yönetim Sistemi
(BGYS) uygulamasının, varsa aksayan yönlerine yönelik çözüm önerisi geliştirmenin sağlık hizmetlerinde bilgi
güvenliği yönetim sürecine katkı sağlayacağı düşünülmektedir.
2. BİLGİ GÜVENLİĞİ YÖNETİM SİSTEMİ
Bilgi, yaşadığımız dönem ve geçmiş dönemin anahtarı, geleceğin şekillenmesinde anahtar rollere sahip bir
varlıktır. Bilginin doğru amaçla kullanılmasını sağlayan, bilgiyi kesintiye uğratan, çalınmasına neden olan risk
faktörlerinin önlenmesi olarak tanımlanan bilgi güvenliği (Aksu, 2014:13; Başdinkçi, 2017:1) günümüzde
kurumsal ve kişisel düzeyde değişen ve gelişen bir öneme sahiptir. Elektronik uygulamaların artmasıyla birlikte
bilginin, paylaşılması, erişilmesi ve bilgi kaybının olması, bilgi güvenliliğinin öneminin artmasını sağlayan
etkenlerdir. Bilişim teknolojilerinin her alanda kullanılıyor olması, bilgi güvenliğinin sağlanmasını zorunlu hale
getirmiştir. Gelişen bilişim teknolojisi, bilginin çoğaltılmasını sağlayıp ve her yerden erişimi mümkün kılmaktadır.
Bilginin kaybolması veya kötü amaçlı kullanılması durumlarında bilgi güvenliğinin sağlanması büyük önem
taşımaktadır. Kurumlarda bilgi güvenliğinin sağlanabilmesi için sorumlu olan kişilerin görevlerini tam olarak
yerine getirmeleri gerekmektedir. Kurallara uyulmaması sonucu sistemde meydana gelebilecek olan açıkların
engellenmesi için kişilerin eğitilmeleri gerekmektedir (Başdinkçi, 2017:1).
Bilgi güvenliği, yaşadığımız çağda çokça kullanılan elektronik ortamda, bilgilerin saklanması, korunması ve
taşınması sırasında bilgilerin bütünlüğünün bozulmadan güvenli bir şekilde oluşturma çabalarıdır. Bu aşamaların
sağlanması için, kurumlar kendilerine uygun güvenlik politikası belirlemelidir. Bu politikalar sayesinde
kullanılacak faaliyetlerin sorgulanması, sınırlılıkların bilinmesi, yöntemlerin belirlenmesiyle birlikte uygulamaya
konulur (Canbek ve Sağıroğlu, 2006:168). Bilgi güvenliği, verilerin, saklanması taşınması ve izinsiz
kullanılmasını engellemek amacıyla gerçekleştirilen koruma işlemidir. Gizlilik, bütünlük ve erişilebilirlik olmak
Süleyman Demirel Üniversitesi Vizyoner Dergisi, Yıl: 2019, Cilt: 10, Sayı: 23, ss.108-125.
Suleyman Demirel University Visionary Journal, Year: 2019, Volume: 10, Number: 23, pp.108-125.
110
üzere üç unsuru olan kavramın bileşenlerinden birinin zarar görmesi durumunda bilgi açığı meydana gelmektedir.
Temel amacı ise şu şekilde sıralanabilir (Aksu, 2014:34):
Veri bütünlüğünün korunması,
Yetkisiz erişimin engellenmesi,
Mahremiyet ve gizliliğin korunması,
Sistemin devamlılığının sağlanmasıdır.
Bilgi güvenliğinin gizlilik unsuru; bilginin, yetkisiz kişilerin erişimine kapalı olması ve yetkisiz kişilerin
engellenmesi olarak tanımlanabilir (Yılmaz, 2014:47). Uluslararası Standartlar Örgütü (ISO) gizliliği, “bilginin
sadece yetkilendirilmiş kişilerce erişilmesinin sağlanması” olarak tanımlar. Gizlilik düzeyi, kanunlara, yapılan
sözleşmelere ve kurumların yapmış olduğu risk analizlerine göre belirlenir. Bu bağlamda belli prosedürlerin
uygulanması gerekmektedir (Başdinkçi, 2017:8). Bütünlük unsuru ise, bilginin, doğru ve tam olarak işlenmesi,
yetkisiz kişiler tarafından değiştirilmesinin engellenmesini ifade etmektedir (Aksu, 2014:35). Bilginin,
bütünlüğünün bozulmadan, göndericiden çıktı halinde alıcıya ulaşmasıyla, doğruluk ve tamlığının korunmuş
olmasıyla bütünlük sağlanır. Bilgi göndericiye ulaşırken, yeni veriler eklenmemiş veya çıkarılmamış, sırası ve
izlediği yollar değiştirilmemiş olarak alıcıya ulaşması gerekir (Gerçeker, 2012:38). Bilgi güvenliğinin bir diğer
unsuru olan erişilebilirlik bilginin, gerekli olduğu durumlarda, yetkili kişiler veya kurumlar tarafından
kullanılabilmesidir. Bilgiye ihtiyaç duyulduğunda yetkili kişiler tarafından kullanılabilir olması, bilginin
güvenliğinin de bir göstergesi olarak kabul edilir. Erişime yetkilendirme, kurumlar tarafından güvenli ve doğru bir
şekilde yapılmalıdır (Aslandağ, 2010: 20).
BGYS, kurumlarda bilginin, gizliliğini, bütünlüğünü, erişilebilirliğini sağlayarak hassas bilgileri kontrol altına
alan bir yaklaşımdır. Üst yönetim tarafından desteklenen bilgi güvenliği yönetim sistemi, risk faktörlerini en aza
indirgeyebilmek için, faaliyete geçirilmesiyle mümkün olmaktadır. Kurum yapısında oluşturulan, bilgilerin,
gizliliği, bütünlüğü, erişilebilirliğini sağlamak kurumun temel hedefidir (Gerçeker, 2012:49). Kurumlar kendi
bünyesinde BGYS, oluştururken planlı ve sistemli şekilde süreci yönetmeleri gerekir. Sistemin nelerden oluşacağı,
kapsamının neler olacağı konusunda ön bilgi oluşturulmalıdır. Kurum, risk faktörlerini belirleyerek, hedeflerini
ortaya koyarak, yönetime yön veren durumlardan hangi BGYS’ni kapsamına alacağını karar vererek, kendine göre
bir politika belirlemelidir (Akay, 2014:75-77).
BGYS’nin kurulumu aşamasında, hedefler, amaçlar ve süreç belirlenerek geliştirilmeye başlanır. Uygulama
aşamasında belirlenen bu politikalar işlenir. Gerekli aşamalar yapıldıktan sonra istenilen güvenliğin sağlanıp
sağlanmadığı kontrol edilir. Bir döngü içerisinde devam eden BGYS, gözden geçirme sonucunda hedefine uygun
çalışmayan sistemler için önlem alınır (Marttin ve Pehliven, 2010:50). BGYS, kurumu sürekli iyileştirmek için
etkin bir şekilde devamlı uygulanması gerekir. Bir defada kullanılabilecek bir faaliyet değildir. Kuruma faydalı
olabilmesi için kuruluşun bir parçası olarak görülmelidir. Kurumların, teknik önlemlerinin yanı sıra teknik
olmayan faktörlerin de denetimleri yapılarak, iş süreçleri ve bilgi güvenliği standartlarına uygun olarak
korunmaları ve güvenliğin sağlanabilmesi için BGYS geliştirilmelidir (Aslandağ, 2010:17; Yılmaz, 2014:51).
2.1. Bilgi Güvenliği Yönetim Sistemi Standardı
Yönetim bilgi sistemleri, yöneticileri doğru bilgiye doğru zamanda yönlendiren, yönetim fonksiyonlarını
kolaylaştırmak amacıyla oluşturulan bir sistemdir. Bilgi sistemleri, kurumların yapılarına göre farklılık
göstermektedir. Bilgiye çok fazla gereksinim duyan sağlık kurumlarında bunun önemi artmaya başlamıştır. Sağlık
kurumlarında bilgilerin yeterli ve güvenilir olabilmesi için bilginin etkin yönetimi önemlidir. Sağlık sektöründe
hayati öneme sahip olan bilgi yönetiminin bu açıdan hatasız olması gerekmektedir (Yılmaz ve Demirkan, 2012:9).
BGYS, bilgilerin yönetilebilmesi amacıyla kullanılan bir yaklaşımdır (Marttin ve Pehliven, 2010:50). BGYS,
uluslararası düzeyde kabul edilmiş bir standart olarak görülür. Bu bilgi sistemi, kurumlarda bir takım denetimlerin
sağlanması ve önlemlerin alınması konusunda uygun bir yapı sunmaktadır. BGYS, kurumların ihtiyacına yönelik
önemli bir yere sahiptir (Aslandağ, 2010:16). Sağlık sektörünün oluşturacağı ISO 27001 Bilgi Güvenliği Yönetim
Sistemi standardı, kendi bünyesinde kendini yenileyen düzenleyici özelliği ile sistemli bir şekilde gereksinimleri
ve özellikleri kuruluşlara fayda sağlar (Uğuz, 2018:3). Hassas bilgilerin korunması ve yönetilebilmesi amacıyla
oluşturulan BGYS, ilk defa 1998 yılında yayınlanan BSI (British Standards Institute) tarafından BS 7799-2 olarak
kullanılmıştır. Uluslararası Standartlar Kurumu'nun kabul etmiş olduğu bu standart ISO/IEC 27001, 2005 yılında
Süleyman Demirel Üniversitesi Vizyoner Dergisi, Yıl: 2019, Cilt: 10, Sayı: 23, ss.108-125.
Suleyman Demirel University Visionary Journal, Year: 2019, Volume: 10, Number: 23, pp.108-125.
111
BGYS’nin en temel standardı olarak yayımlanmıştır. ISO/IEC 27001 standardı kurumlarda yapılması gereken
çalışmaların belirlenmesi için kılavuz niteliği taşımaktadır (Yılmaz, 2014:52).
Ülkemizde bilgi güvenliği yönetimini ilgilendiren 27730 sayılı “Elektronik Haberleşme Güvenliği Kapsamında
TS ISO/IEC 27001 Standardı Uygulamasına İlişkin Tebliğ” ile hizmet türüne göre bazı kurumlara bilgi güvenliği
standardına uygunluk sağlama veya uygunluk belgesi alma yükümlülüğü bazı kurumlara ise uygunluk belgesi
almadan standarda uygunluk sağlama yükümlülüğü getirilmiştir (Resmi Gazete, 2010).
ISO 27001 standardı, kendini yenileyen, tehdit ve saldırılara karşı tepki gösteren bir sistemdir. Süreç olarak ele
alınması gereken ISO 27001 bilgi güvenliği, planla, uygula, kontrol et ve önlem al aşamalarından oluşur. Bu
model, sistemde olması gereken öğeleri tanımlayarak, bir döngü şeklinde çalışmasına yardımcı olur (Evrin ve
Demirer, 2011:27). ISO 27001 standardı, sertifikalandırma kurumu tarafından uygulanır. Denetimi
gerçekleştirmek için, kurumun dokümanlarını, risk faktörlerini, güvenliğini, uygunluğunu içeren prosedürler
uygulayarak, denetim işlemi gerçekleştirilir. Kurumun faaliyet yapısına göre değerlendirmede bulunulur,
prosedürlere uyulup uyulmadığı gözden geçirilir. Gerekli tetkikler yapıldıktan sonra, başarılı denetim
sağlandığında ISO 27001 standardı belgesi alınır (Marttin ve Pehliven, 2010:55). ISO 27001’de BGYS’nin
kurumların gereksinimleri olan belgelendirilme için yapılacaklar anlatılırken, ISO 27002’ de BGYS uygulama
kodu niteliğinde, pratik uygulamaları ve kontroller anlatılmaktadır (Başdinkçi, 2017:17). Kurumlar isterlerse kendi
bünyelerinde uygulayabilirler. ISO 27002 uygulamasından seçilen önlemleri ISO 27001 standardında bulunan
döngülerle, bilgi güvenliği gerçekleştirilmeye çalışılmaktadır. Esas olan ISO 27001 standardıdır, ISO 27002
sisteminde belirlenen önlemler için birlikte çalıştırılması sağlanmaktadır (Aslandağ, 2010:52-53).
Uluslararası düzenlemelerde ISO 27799:2008 sağlıkta bilgi güvenliği yönetim sistemi oldukça önemli bir
standarttır. Bu standart, ISO 27001 kontrol maddelerin sağlanmasını ve ISO 27002 kurullarına uyumunu esas alan
bir kılavuzdur. Kurumlar açısından zorunluluk gerektirmez. Sağlık sisteminde oluşabilecek sorunları tanımlamak
amacı ile kullanılır (Akay, 2014:45). Kurumlar, ISO sertifikasını almak istediklerinde, gereklilikleri yerine
getirerek uygulamak durumundadırlar. Kuruma uygulama kararı yönetim tarafından alınır. Bu standardın
uygulanabilmesi için zorunlu olan prosedürler yerine getirilerek, sorumlu atanmalıdır. Bir defa uygulanacak bir
sistem değildir, devamlı kendini yenileyen, değişim ve dönüşüm içinde olan bir sistemdir (Aslandağ, 2010:39).
2.2. Sağlık Hizmetlerinde Bilgi Güvenliği Yönetim Sistemi
Sağlık hizmetlerinin amacı, yapılan hizmetin, etkinliğini, kapsayıcılığını, toplumun sağlık düzeyini yükselterek ve
devamlılığını sağlayarak kaliteli hizmet sunmaktır. Günümüzde, teknolojideki gelişmeler, birçok tıbbı
prosedürlerin uygulanmasını sağlamıştır. Sağlıkta bilgi güvenliği gereksinimi büyük ölçüde artırmıştır. Sağlık bilgi
teknolojilerinin kullanılmasıyla birlikte, bilgiye erişim süreci de hız kazanmıştır (Gerçeker, 2012:69).
Sağlık hizmetlerinde bilgi teknolojilerinin kullanılması, bilginin depolanması, erişilebilirliği, güvenirliği, hizmet
kalitesini artıran bir özelliğe sahiptir. Bilginin gizliliği bakımından da bilgi güvenliğinin korunması gerekmektedir.
Sistemsel ve fiziksel önlemlerin yanında, sağlık kurumunda çalışanların bilgi güvenlik politikalarını bilmeleri
gerekmektedir. Olabilecek riskleri en düşük seviyeye indirgeyebilmek için çalışanların donanım ve yazılım
standartlarını bilmeleri önemlidir (Aksu, 2014:14-15). Bu bakımdan problemlerin çözümü için gerekli olan
sistematik bilgi yaklaşımları planlanarak uygulanmalıdır. Problemlerin, yönetilmesi, önlenmesi, uygulanması,
düzeltilmesi yönünden çalışmaların yürütülmesi önemli bir konudur (Altındiş, 2010:346). Hastanelerde tüm
birimlerin ve personelin görev tanımlarının yapılması, yetki ve sorumluluklarının farkında olunması amacıyla bilgi
güvenliği modülü oluşturulup hastane çalışanına bu modüle erişimleri sağlanarak gerektiği durumlarda
prosedürlere ve görev tanımlarına ulaşma imkanı verilmesi gerekir (İleri, 2016:62).
Sağlık kurumlarında bilgi güvenliğinin sağlanması, öncelikle örgütlerin kurumsal anlamda bilgi güvenliğini
sağlamaları ve vatandaşlarımızın bu konuda bilinçlendirilmesiyle mümkündür. Yöneticilere bu noktada büyük
görev ve sorumluluklar düşmektedir. Yöneticiler, kurumlarının finansal yapılarına, rekabet güçlerine ve üretim
kapasitelerine verdikleri önemi, bilgi güvenliği konusunda da vermeleri gerekmektedir. Bu bakımdan yöneticilerin
liderliğinde, yöneticilerin tam desteğiyle kurumlarda bilgi güvenliği sistemi konusunda bilinçlenme ve
bilinçlendirme atılımı yapılarak çalışmalara ivme kazandırılması gerekmektedir (İleri, 2016:70).
Sağlık sektörü, bilgiyi işleyen, toplayan, kullanan ve depolayan bir sistemdir. Kaliteli bir hizmet sunabilmesi ve
etkin yönetimi için, bilginin kapsamlı şekilde yönetilmesi zorunludur. Sağlık sisteminde uygulayabilmek için bilgi,
yönetim sistemi ile birlikte gerçekleşir. Sağlık hizmetleri, iyi planlanmış ve kapsamlı sürece bağlı olarak bilginin
elde edilmesi ile etkin yönetimini sağlar. Bilginin diğer kurumlara göre, daha fazla duyarlı olduğu bir alandır
Süleyman Demirel Üniversitesi Vizyoner Dergisi, Yıl: 2019, Cilt: 10, Sayı: 23, ss.108-125.
Suleyman Demirel University Visionary Journal, Year: 2019, Volume: 10, Number: 23, pp.108-125.
112
(Aksu, 2014:46-48). Son yıllarda, sağlık planlamasının ve değerlemesinin teknolojik sistemi yaygın olarak
kullanılmaktadır. Ağ tabanlı teknolojiye sahip kurumlar, bilgi ve veri tabanı oluşturarak, bireylerin bilgilerine
erişimini sağlamak ve bilgilerin korunması amacıyla geliştirilmektedir (Ömürbek ve Altın, 2009: 214). Ülkemizde
bilgi güvenliği esaslarını belirleyen, günümüzde mevcut düzenlemeyi yapan, 28363 sayılı “Elektronik Haberleşme
Sektöründe Kişisel Verilerin İşlenmesi ve Gizliliğinin Korunması Hakkında Yönetmelikin amacı, elektronik
haberleşme sektöründe, kişisel verilerin işlenmesi, gizliliğin korunması için kurumların uyacakları usul ve esasları
belirlemektir. Buna göre kurumlar, sakladıkları verilerin, yetki dışı kullanımı, tahribi değişimi karşısında gerekli
önlemi almakla sorumludurlar. Teknik önlemlerinde alınması ile birlikte işlenen ve saklanan verilerin saklama
süresinin bitiminden itibaren en geç bir ay içinde imha edilmesi ve anonim hale getirilerek bu işlemlerin
tutanaklarla veya sistemsel olarak kayıt altına alınması gerekir (Resmi Gazete, 2012).
Kişisel verilerin korunması mevzuatına göre, Anayasa’nın 20. Maddesi, 6698 Sayılı Kanun ve Kişisel Sağlık
Verilerinin İşlenmesi ve Mahremiyetinin Sağlanması Hakkında Yönetmelik, kişisel verilerin korunmasına ilişkin
hükümlerine azami düzeyde hassasiyet gösterilir. ifadesi ile verilerin güvence altına alınması amaçlanmıştır
(Sağlık Bakanlığı, 2018:147). Ayrıca 1982 Anayasası’nın 20. Maddesinde Herkes, özel hayatına ve aile hayatına
saygı gösterilmesini isteme hakkına sahiptir. Özel hayatın ve aile hayatının gizliliğine dokunulamaz.” ifadesi yer
almaktadır. 5237 sayılı Türk Ceza Kanununa göre çeşitli yaptırımlara bağlanarak özel hayatın gizliliği, güvence
altına alınmıştır. İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi (İHEB) 12. Maddesine göre aynı şekilde, “Herkes, kendisiyle
ilgili kişisel verilerin korunmasını isteme hakkına sahiptir. Kişisel veriler, ancak kanunda öngörülen hallerde veya
kişinin açık rızasıyla işlenebilir. Kişisel verilerin korunmasına ilişkin esas ve usuller kanunla düzenlenir.”
ifadesine yer verilmektedir. İstisnai durumlar dışında üçüncü kişiler ile bilginin paylaşılması yasaktır, kanunla
düzenlenir ve cezai sorumluluk gerektirir (Arslan ve Demir, 2017:193). Teknoloji gelişmeden önce, hasta ile
hekim ilişkisi, Dünya Hekimler Birliği’nin sunduğu Sağlık Veri Tabanları ile İlgili Etik Düşünceler Bildirgesi’nde,
hastanın mahremiyet bilgilerinin hekim kontrolünde olmasını kolaylaştırmaktaydı. Teknolojinin gelişmesi,
hastanın kişisel bilgilerine daha hızlı ulaşımını sağlamıştır ve özerkliğinin korunması gerekli hale getirmiştir.
(İzgi, 2014:32). Hastanın bilgilerine erişiminin güvenli olması yanında bilginin gizliliğini sağlamak, hukuka aykırı
işlenmesini ve erişilmesini önlemek, her türlü idari ve teknik tedbirleri almak veri sorumlusunun (idare)
yükümlülüğündedir. Dolayısı ile veri sorumlusu, kendi kurumunda, kanun hükümlerinin uyumluluğun sağlanıp
sağlanmadığı konusunda gerekli denetimlerini yapmak veya yaptırmak zorundadır (Sağlık Bakanlığı, 2018:147).
Hastaya ait mahremiyet bilgilerinin saklanması ve korunması en temel alanlardır. Bilgi ve belge güvenliğini
sağlamak, maksimum hizmet çabası içerisinde olmak, Sağlıkta Kalite Standartlarının yerine getirilmiş olması
kurumlar için önemli rekabet avantajı sağlamaktadır (Varol vd., 2016:155). Siegler’e göre tıpta mahremiyet
hastanın kişisellik ve gizlilik düşüncesine saygının gelişmesine’ ve ‘tıbbın temel bir amacı olan hastanın sağlık
bakımının geliştirilmesine’ bağlı olarak iki amaca hizmet eder. Hastanın, psikolojik ve fiziksel mahremiyetini
korumak, gizlilik ve kişisellik düşüncesine bağlı kalınmasını gerektirir. Saygının bir sonucu olarak mahremiyet
konusu, hasta ile hekim arasındaki bilgilerin, bir başkasına anlatılamayacağına, gizli tutulacağına olanak sağlar.
Doktor ile hasta arasında sağlanan güven bağı ile hastayı st ve açık konuşmaya teşvik etmesi, tedavi sürecinde
önem taşır. Mahremiyet kavramı, geçmişte ve günümüzde önemli ve gereklidir (İzgi, 2014:33). Mahremiyet
konusunda hastalara gerekli özenin gösterilmesi, memnuniyeti ve sunulan hizmetin kalitesini artıran bir etmen
olarak görülür. Çalışanların göstermiş olduğu titizlik, sağlık kurumlarındaki mahremiyetin değerlendirilmesinde
büyük bir öneme sahiptir (Özata ve Özer, 2016:12).
Bilgi teknolojilerinin yaygınlaşmasıyla birlikte, dokümanların bulunduğu yazılı kaynaklar yerini, bilgilerin
işlenebildiği elektronik kaynaklara bırakmıştır. Gelişen teknoloji, bilgiye erişim olanaklarının artmasını
sağlamıştır. Bu durum avantajın yanında dezavantaja da neden olmaktadır. Günümüzde bilişim teknolojisinde
yaşanan gelişmelerle birlikte, bilgi hırsızlığı, bilgi sızdırma, elektronik saldırılar ve kurumun çalışanları tarafından
da iç saldırılar olabilmektedir. Sağlık kuruluşlarında da bu saldırılar büyük bir tehdit oluşturmaktadır. Önlemlerin
alınmasıyla bu unsurlar azaltılabilir (Varol vd., 2016:156). Bilgi teknolojilerinde yapılan hatalar, erişilebilirlik,
güvenlik sorunlarının artmasına neden olur. Büyük bir güvenlik açığının olması, dikkatsiz yapılanmalar, bilginin
yetkisiz kişiler tarafından erişimine yol ması olasıdır. Bu şekilde bilginin, değiştirilmesi, yok edilmesi ve
görülmesinin engellenmesi gerekir. Bilgi güvenliği, sağlık sektörünün ihtiyaç duyduğu alanlardandır (Aksu,
2014:62).
Tablo 1de hastanelerde bilgi güvenliği yönetim sürecine ait tablo yer almaktadır. Herhangi bir sağlık hizmetinde
uygulanması gereken aşamalar bulunmaktadır. Hastanenin uyguladığı bu yönetim politikalarının uygulanabilmesi
Süleyman Demirel Üniversitesi Vizyoner Dergisi, Yıl: 2019, Cilt: 10, Sayı: 23, ss.108-125.
Suleyman Demirel University Visionary Journal, Year: 2019, Volume: 10, Number: 23, pp.108-125.
113
en üst yetkili makamlar ile sağlanmalıdır. Böylece, yönetim, teknik ekip ve kullanıcı belirtilen politikaya uyacaktır
(Ismail vd., 2013:51).
Tablo 1. Bilgi Güvenliği Grupları
Kaynak: (Ismail vd., 2013:51)
Sağlıkta bilgi güvenliği yönetim sistemi olarak adlandırılan ISO 27799, 2008 yılında yayımlanmıştır. Bu standart
hassas olan sağlık bilgilerinin korunmasını, kişisel bilgilerin yetkisiz kişilerin erişimine geçmesini engelleyerek,
bilginin korunması için hareket planı oluşturur. Tedbirlerin alınmasını sağlayarak bilgilerin, güvenlik altına
alınmasını sağlar. Uluslararası standartlarda bulunan standartları kullanarak, ilgili duruma göre gerekli güvenlik
şartlarını uygular. Bilgi güvenliğinden sorumlu olan yetkilileri ve çalışanları ilgilendiren bu standart sağlık
sektörüne uygulanabilmektedir. ISO 27799 sağlık kurumları için yardımcı kaynak oluşturmayı amaçlar. ISO
27001 BGYS’ne ek olarak bu standart, sağlık sektörüne nasıl yorumlanarak uygulanması gerektiğini açıklar
(Akay, 2014:46; Aksu, 2014:62-63).
ISO 27001'in uluslararası standardı, bilgi güvenliğinin, kurulması, uygulanması, işletilmesi için şartları gözden
geçirme, sürdürme ve iyileştirme işlemleri tamamlandıktan sonra belgelenir. Yeterli düzeyi sağlamak ve
tasarlanmış bilgi varlıklarını korumak için gerekli güvenlik kontrolleri yapılmaktadır. Bu standart genellikle tüm
organizasyon türlerinde, özel veya kamu kuruluşları uygulanabilir (Susanto vd., 2011:24).
Sağlık sistemi ile ilgili olan ISO 27799 standardı, ISO 27002 kullanılarak, sağlık sistemine nasıl entegre edeceğini
düzenlemektedir. ISO 27002 bilginin korunması için fiziksel güvenlik önlemleri alınarak yetkisiz girişten erişim,
hırsızlık ve hasar oluşumunun engellenmesi sağlanır. Standart prosedürlerinin işleyişi kılavuzda belgelendirilir.
Aynı şekilde süreçler, istisnai durumlar, gecikmeler, kesintiler, arızalar belirlenir ve belgelendirilir. Teknik veya
organizasyonel değişiklikler kontrol edilir. Bilgi teknoloji sistemlerinin operasyonları üzerindeki potansiyel etkiler
uygulanmadan önce güvenlik olayları analiz edilir, değerlendirilir ve güvenlik sistemi için önemli gelişmeler
belirlenir. Son olarak, yerine getirmek için uygun önlemler alınarak veri güvenliği gereksinimleri veri koruma
standardında belirtilmiş olarak doğrulanmış bir şekilde düzenlenir ve bilgiler güvence altına alınmış olur (Disterer,
2013:98).
Sürekli değişen ve kendini yenileyen bilgi sistemleri, kurumlarda eğitim ihtiyacını doğurmaktadır. Sağlık
kurumları, hastaların ve hasta yakınlarının sağlık güvenliğinden sorumludurlar. Bilgi güvenliğini sağlayacak olan
yöneticiler ve çalışanlar için eğitime istekli olmaları gerekmektedir. Sağlık hizmetleri, süreklilik, devamlılık,
iletişim, kalite, değerlendirme ve uzmanlık gerektiren bir süreçtir. Teknolojinin yeni olanaklarını kendine entegre
eden dinamik bir sistemdir. Riski en aza indirmek için bilgi güvenliği eğitim programı, kullanılan standartları ile
birlikte uygulanmalıdır (Marşap vd., 2010:34). ISO 27001 standardı alınması uygulama aşamasına geçilmeden
önce yöneticiler veya sorumlu kişilerce BGYS uygulama eğitimi verilmelidir. Kurum içerisinde bilgi güvenliği
eğitimini almış bir kişinin olması uygulama aşamasında hazırlığı kolaylaştırır. Kâğıt üzerinde yazılı olan bir belge
kurum çalışanları tarafından uygulamaya geçilmediği müddetçe başarılı olunamaz. Çalışanlar, yöneticiler, teknik
olan veya teknik olmayan personele ve bilgi güvenliğinin ilgi alanına giren kişilere eğitim verilerek farkındalık
oluşturulur (Gülmüş, 2010:66-68). Hastanelerde eğitim planlaması, Sağlık Bakanlığı Genel Müdürlüğü tarafından,
bağlı kuruluşlarda gerçekleştirilir. Kurum içerisinde bulunan her personelin bilgi düzeyini artırmayı amaçlar. Bilgi
Süleyman Demirel Üniversitesi Vizyoner Dergisi, Yıl: 2019, Cilt: 10, Sayı: 23, ss.108-125.
Suleyman Demirel University Visionary Journal, Year: 2019, Volume: 10, Number: 23, pp.108-125.
114
güvenliği alanında çalışan personel için ileri seviyede BGYS eğitimi planlaması yapılır. Kurumlarda, konferans,
seminer, sempozyum şeklinde yıllık planlar yapılır, eğitimler web tabanlı sunulur (Sağlık Bakanlığı, 2014:10).
3. GEREÇ VE YÖNTEM
3.1. Araştırmanın Deseni
Bu araştırma, hastane çalışanlarının bilgi güvenliği yönetim sisteminin uygulama sürecine ilişkin görüşlerinin
belirlenmesi amacıyla nitel yöntemde planlanmış bir içsel durum çalışmadır. Burada temel amaç, teori üretmek ya
da bulgulara geniş bir evrene genellemek değildir (Yılmaz, 2014:270). Araştırmacının gerçek yaşam, güncel sınırlı
bir sistem/durum ya da belli bir zaman içerisindeki çoklu sınırlandırılmış durumlar hakkında çoklu bilgi kaynakları
(gözlem, mülakat, dokuman inceleme ve raporlar) aracılığıyla detaylı ve derinlemesine bilgi topladığı, bir durum
betimlemesi ya da durum temaları ortaya koyduğu nitel bir yaklaşımdır (Creswell, 2013:99). Bu doğrultuda, bir
kurumda cereyan eden bilgi güvenliği yönetim sistemi sürecine odaklanılmış ve sürece ilişkin detaylı bilgiler elde
edilmiştir. Farklı birimlerde görev yapan sağlık personelinin, bilgi güvenliği konusunda görüşleri alınarak,
birimlerde farklılık olup olmadığını saptanmıştır.
3.2. Araştırma Evreni ve Örneklemi
Araştırmanın evrenini, bir kamu hastanesinde görev yapan sağlık personeli oluşturmaktadır. Katılımcıların gözlem
ve görüşlerine dayalı yapılan veri toplama amaçlı bir içsel durum çalışması olan bu çalışmada, evreni temsil niteliği
olan ve bilgi güvenliği yönetim sürecinde rol alan, farklı birimlerde çalışan toplam 12 kişiye ulaşılmıştır. Birimler,
Sağlık Bakım Hizmetleri Müdürlüğü, İdari Mali İşler Müdürlüğü, Arşiv Birimi, Satın Alma Birimi, Kalite
Verimlilik Birimi, Hasta ve Çalışan Hakları, Personel İşleri Birimi, Teşhisle İlişkili Gruplar (TİG), Adli Rapor
Hizmetleri, Sağlık Kurulu, Bilgi Sistemleri Birimi şeklindedir. Bu kapsamda çalışmaya, 4 Hemşire, 2 Veri
Hazırlama Kontrol İşletmeni, 1 Memur, 1 Avukat (Uzman), 1 Tıbbi Teknolog, 1 Sağlık Teknikeri, 1 Sağlık
Memuru ve 1 Bilgi İşlem Birimi Çalışanı, katılmıştır.
3.3. Verileri Toplama Süreci
Araştırmada veri toplama süreci, gizlilik ve gönüllülük esasına göre katılımcıların sözel onamları alınarak görüşme
yapmak suretiyle gerçekleştirilmiştir. Araştırmanın amacı doğrultusunda görüşme yapılacak birimler belirlenerek
bilgi alınmıştır. Araştırma kapsamında katılımcılara aşağıdaki sorular sorulmuştur;
Sizce hastanelerde bilgi güvenliği yönetimi neden önemlidir?
Sizce bilgi güvenliği uygulaması yeterli midir? Yeterliyse neden yeterli? Yetersizse neden yetersiz?
Sizce uygulanan BGY’nin aksayan yönleri var mıdır? Varsa nedenleri ve çözüm önerileri nelerdir?
Sizce kurumunuzda etkin BGYS oluşturmak için hangi koşullar nasıl sağlanmalıdır?
Nitel araştırmada veri doyumu açısından birden çok kişi ile görüşme sağlanmıştır. Nitel araştırmanın amacına
uygun olarak verilerin toplanması ve çalışılan alanın derinlemesine inceleme ile çalışılacak alanın tanınması
önemli bir konudur. Bu doğrultuda yetkili kişilerce görüşme yapılmıştır. Görüşme sorularının hazırlanmasında,
araştırmanın amacına ve konusuna uygun sorulara yer verilmesine dikkat edilmiştir. Nitel veri analiziyle,
görüşlerin gruplandırılmaları ve kavramsal kodlamaları yapılmıştır. Araştırmanın tematik analizi yapılarak
kavramlar arasındaki ilişkilere ulaşılarak yorumlanmıştır. Bu çalışmanın veri analizi aşamasında, toplanan
verilerin kodlanması, düzenlenmesi, kavramsallaştırılması sağlanarak bilgisayar destekli Atlas.ti programının
free trial versiyonu kullanılmıştır (https://atlasti.com/free-trial-version/).
3.4. Verilerin Değerlendirilmesi
Nitel araştırma yöntemi sayesinde, sağlık personelinin bilgi güvenliğinin önemini, uygulamanın yeterli olup
olmadığını, aksayan yönlerini ve çözüm önerilerine yönelik görüşleri alınmıştır. Yorumlayıcı bir yaklaşımla,
esneklik sağlaması bakımından bu araştırmada nitel araştırma tercih edilmiştir. Niteliksel yöntemler metin ve veri
görüntüsüne dayanır. Niteliksel araştırmanın amacı, spesifik tasarımlardan bahsetmek ve elde edilen verileri
dikkatlice yansıtmaktır (Creswell, 2014:184). Nitel araştırma yöntemi olarak Atlas.ti programının “free trial”
versiyonu kullanılarak veriler aktarılmıştır. Nitel araştırma sürecini, bir araştırma projesi olarak kabul eden
Atlas.ti, programı, farklı ve büyük veri setlerinden (belgeler, notlar, işitsel ve görsel dosyalar, alıntılar vb.) elde
Süleyman Demirel Üniversitesi Vizyoner Dergisi, Yıl: 2019, Cilt: 10, Sayı: 23, ss.108-125.
Suleyman Demirel University Visionary Journal, Year: 2019, Volume: 10, Number: 23, pp.108-125.
115
edilen kodlara erişimi sağlayan sistemli bir çalışma alanı sunar (Çayır ve Sarıtaş, 2017:526). Çalışmada veriler
tematik analiz ile değerlendirilmiştir. İlk olarak kodlama yapılmış olup yapılan kodlamalar veride anlatılmak
isteneni kapsayacak şekilde oluşturulmuştur Oluşturulan kodların gruplandırılması yapılmıştır. Daha sonra
örüntüsü oluşturarak, nitel araştırma veri analizi yapılmıştır ve katılımcıların görüşleri yorumlanarak
değerlendirilmiştir.
4. BULGULAR
4.1. Araştırma Grubuna Ait Bulgular
Bu bölümde araştırma kapsamında görüşme yapılan katılımcıların temel özellikleri verilmiştir. Sonraki
bölümlerde görüşmeler sonucu nitel araştırma veri analizi tekniği kullanılarak elde edilen veriler öznel bakış
açısıyla değerlendirilmiştir.
Araştırma kapsamında, katılımcıların mesleği, çalıştığı birim, öğrenim durumu ve çalışma süresi aşağıdaki tabloda
verilmiştir.
Tablo 2. Katılımcıların Özelliklerine İlişkin Dağılım
Sıra
Cinsiyet
Meslek
Çalışılan Birim
Öğrenim
Durumu
Çalışma
Süresi (Yıl)
BG1
Kadın
VHKİ*
İdari Mali İşler Müdür Yardımcısı
Lisans
24
BG2
Kadın
Hemşire
Sağlık Bakım Hizmetleri Müdürü
Lisans
10
BG3
Erkek
Memur
Arşiv Birimi
Lise
27
BG4
Erkek
Hemşire
Satın Alma Birimi
Lisans
15
BG5
Kadın
Hemşire
Kalite Verimlilik Birimi
Lisansüstü
11
BG6
Kadın
Hemşire
Hasta Ve Çalışan Hakları
Lisans
2
BG7
Erkek
Avukat (Uzman)
Personel İşleri Birimi
Lisans
8
BG8
Kadın
Tıbbi Teknolog
TİG (Teşhisle İlişkili Gruplar)
Lisans
30
BG9
Kadın
Sağlık Teknikeri
Adli Rapor Hizmetleri
Lisans
12
BG10
Erkek
VHKİ*
Personel İşleri Birimi
Lisans
24
BG11
Erkek
Sağlık Memuru
Sağlık Kurulu
Lisansüstü
16
BG12
Erkek
Bilgi İşlemci
Bilgi Sistemleri Birimi
Lisans
7
* Veri Hazırlama Kontrol İşletmeni
Araştırma kapsamında yapılan görüşmelerde katılımcılara yöneltilen sorulardan elde edilen bulgular aşağıda
ayrıntılı olarak sunulmuştur.
4.2. Katılımcıların Bilgi Güvenliği Algısına İlişkin Görüşleri
Bilgi güvenliğinin algısı açısından bütün katılımcıların en çok üzerinde durdukları ortak nokta, bilgilerin yetkisiz
kişiler tarafından görülmemesini sağlamak ve mahremiyet konusudur. Konuya ilişkin olarak katılımcıların, kişisel
bilgilerin güvenliği, hasta hakları konusunda uygulanan prosedürleri, bilgilerin doğru teşhisi için önemliliğini
vurgulayan farklı görüşler bulunmaktadır.
Süleyman Demirel Üniversitesi Vizyoner Dergisi, Yıl: 2019, Cilt: 10, Sayı: 23, ss.108-125.
Suleyman Demirel University Visionary Journal, Year: 2019, Volume: 10, Number: 23, pp.108-125.
116
Şekil 1. Katılımcıların Bilgi Güvenliği Algısı
Şekil 1.’de katılımcıların bilgi güvenliğinin hangi açılardan önemli olduğuna ilişkin görüşlerine ait sınıflandırma
yer almaktadır. Ayrıca katılımcıları bu konuya ait görüşlerine aşağıda doğrudan da yer verilmiştir.
Kişilere ait bilgilerin üçüncü kişiler tarafından görülmemesini ya da bilgi edinilmemesini sağlamak. Sistemde
hastanın, TC kimlik numarası, doğum tarihi ve tüm bilgileri mevcuttur. Bu bilgileri kesinlikle kimsenin görmemesi
gerekir.” (BG 1).
“Hastaların kişisel mahremiyeti açısından önemlidir. Bu bilgilerin, tıbbi sekreterler ve hekim arasında kalması
gereklidir. Yasalar çerçevesinde bilgi güvenliğinin sağlanması açısından kalite standardına uyulması zorunludur.
Etiğe aykırı davranışlarda bulunulmaması gerekir. Hemşirelerin bilgi güvenliğinin sağlanmasına dair bilgi yemini
vardır.” (BG2).
“Doğru bilgiye çabuk ulaşabilmek için önemlidir. Arşive indirilen belgelere kolay ulaşmayı sağlar. Çalışanlar ve
yetkili kişiler ulaşabilir bu bilgilere. İnsanlara daha iyi kaliteli hizmet sunabilmek amaçtır. Hasta ile ilgili veriler
doğru teşhis açısından kaydedilmektedir.” (BG3).
Hasta mahremiyeti açısından önemlidir. Gizlilik ve mahremiyet konusunda dikkat edilmesi gerekir.” (BG4).
“Çünkü hasta mahremiyeti bizim için önemlidir. Her hastanın kendine özel tedavi yönleri ve süreci var. Hasta
mahremiyeti hasta ve çalışan venliği açısından bilgi güvenliği olması zorunludur. Hiç kimse kendi kişisel
bilgisinin kullanılmasını rızası olmadan kabul etmez.” (BG5).
“Mahremiyet açısından önemlidir. Aynı zamanda çalışanlar ve hasta mahremiyeti açısından da önemlidir. Bilgiler
kişiye özeldir.” (BG6).
“Her kurumda olduğu gibi sağlık kurumunda da hasta ve çalışan mahremiyeti önemlidir. Hastaların ve
çalışanlarını bilgisini yetkisiz kişilerle paylaşılması bazı aksaklıklara ve istenmeyen problemlere neden olabilir.
Örneğin günümüzde dolandırıcılık faaliyetinin artması bilgi güvenliğini gerekli kılar.” (BG7).
“Başkasının bilgisine ulaşılmasını engellemek için önemlidir. Hastanın özel durumuyla ilgili olarak, çünkü analiz
alınıyor, alınan analizlerde hastanın özel kullandığı, bağımlılık yapan ilaçlarından tutunda kendisiyle ilgili
durumlar özel dosyaya not alınıyor. Kimse özel durumlarının başkaları tarafından görülmesini ve ulaşılmasını
istemez.” (BG8).
“Gizlilik açısından, hasta mahremiyeti açısından önemlidir. Bilgi güvenliği prosedürleri bulunmaktadır.” (BG9).
“Hastaların mahremiyeti için önemlidir. Onların bilgilerini gizlemek zorundayız. Amaç, hastanın kişisel ve sağlık
bilgilerinin yetkisiz kişilerce görülmemesini sağlamaktır.” (BG10).
“Kişilerin özel bilgileri var bu bilgiler bankacılık ve her yerde kullanılabilir. Bu sebepten bilgi gizliliği önemlidir.
Kişinin sosyal yaşantısını etkileyecek bilgiler olabilir, mahrem konuları olabilir.” (BG11).
“Hasta bilgilerinin yetkisiz kişilerce paylaşılmaması gerekir. Hasta bilgilerinin gizliliği bakımından önemlidir.”
(BG12).
Süleyman Demirel Üniversitesi Vizyoner Dergisi, Yıl: 2019, Cilt: 10, Sayı: 23, ss.108-125.
Suleyman Demirel University Visionary Journal, Year: 2019, Volume: 10, Number: 23, pp.108-125.
117
4.3. Hastanede Bilgi Güvenliği Yönetiminin Yeterli Olup Olmadığına İlişkin Görüşler
Katılımcıların büyük çoğunluğu (8 kişi) kurumlarında bilgi güvenliği uygulamasını yeterli olarak görmektedir.
Yeterli olarak görenler içinde BG1, BG3 ve BG11 kısmen yeterli olduğunu düşünmektedir. Uygulamanın daha
çok geliştirilebileceği ve bazı eksiklikler olduğu görüşündedirler. Kurumda yeterlilik düzeyinin eğitimler
verilerek, denetim yapılarak ve yasal prosedürlere uyularak sağlandığını belirtmektedirler. En çok üzerinde
durulan konu her personelin kendine özel kullanım şifresi olması ve yetkisiz kişilerin bu bilgileri görmesinin
engellendiğini vurgulamaktadırlar.
Şekil 2. Bilgi Güvenliği Uygulamasına İlişkin Koşullar
Şekil 2.’de katılımcıların bilgi güvenliğinin yeterliliğine ilişkin görüşlerine ait sınıflandırma yer almaktadır. Ayrıca
katılımcıları bu konuya ait görüşlerine aşağıda doğrudan da yer verilmiştir.
“Şu anda yeterli gibi görünüyor ama daha da bilgi güvenirliliğinin olabilmesi için tüm personelin bilgi güvenliği
eğitimi verilmesi gerekir. Gizlilik ilkesinin tüm personele bildirilmesini sağlanmalıdır.” (BG1);
“Yeterlidir fakat eğitimler verilerek, kontrolleri sıklaştırarak daha fazla geliştirilmesi sağlanabilir. Bilgilerin
sadece hastanın kendisine verilmesi sağlanabilir. Hastanede bütün yönetici ve personelin bunun bilincinde olması
gerekir.” (BG2);
“Tam anlamıyla yeterli değildir. Yer sıkıntısının olması arşivlerin saklanmasını zorlaştırabiliyor. Bilgisayar doğru
ve tam kullanılarak bilgilere erişim sağlanıyor.” (BG3);
“Yeterlidir. Çünkü herkesin bilgisayarında kendilerine ait kullanım şifresi bulunmaktadır. Bu bilgiler yetkili
olmayan kişilerle paylaşılmamaktadır.” (BG4);
“Şuan bizim hastanemiz için yeterlidir. Bilgi güvenliği uygulamasında herkese gizlilik sözleşmesi imzalatıyoruz.
Herkesin kendi yetki sınırı var. Bir tıbbi sekreter, bir doktor veya bir personel kendi modülünden sınırlı alanda
yetkilendirilmiş alanı vardır. Her servis bilmesi gerektiği alanı bilir, yetkisi dışında olan hiçbir şeyi göremez.
Herkes kendine sınırlandırılmış ve yetkilendirilmiş alanı görür. Böyle olduğu içinde bilgi sızdırma gibi bir olay
olamaz.” (BG5);
“Şuan yeterli görüyorum. Dosyalar hastane personeli dışında kimse taşımıyor, dosyalar ortada durmuyor, elden
dosya teslim edilmiyor kendi birimim adına böyle olduğunu düşünüyorum.” (BG8);
“Kısmen yeterli, tam anlamıyla yeterli değil. Kişi hastaneye girdiğinde, parmak izi, retina taraması veya resmi
çekilerek muayeneye başlarsa muayeneye sırasında ne bilgiler elde edilmiş öğrenilebilir ve başkasının görmesi
engellenebilir. Bu şekilde başkasının yerine muayene olma durumunun da önüne geçilmiş olur. Hasta bilgilerinin
personel tarafından kötüye kullanılması engellenmelidir.” (BG11);
“Alınan önlemlerle yeterli olduğunu düşünüyorum. Hasta hakları konusunda hassasiyet gösterilmesi önemlidir.
Gizlilik sözleşmesine bağlı olarak her birim kendi yetki alanında bulunan bilgilere ulaşabiliyor.” (BG12).
Süleyman Demirel Üniversitesi Vizyoner Dergisi, Yıl: 2019, Cilt: 10, Sayı: 23, ss.108-125.
Suleyman Demirel University Visionary Journal, Year: 2019, Volume: 10, Number: 23, pp.108-125.
118
4.4. Katılımcıların Bilgi Güvenliği Uygulamasında Yetersiz Koşullara İlişkin Görüşleri
Katılımcılar kurumlarında bulunan yetersizlikleri ağırlıklı olarak şu şekilde gruplandırmaktadırlar. Yetersiz fiziki
koşullar, bilgi güvenliğinden sorumlu personelin eğitim eksikliği ve bilgilerin tam olarak gizlenemediğini yetkisiz
kişilerin ulaşabildikleri görüşündedirler. Ayrıca, hastaların bazı durumlarda başka biri yerine muayene olma
durumu olduğunu belirtmektedirler. Bu bağlamda bilgi güvenliğinin tam olarak uygulanamadığı söylenebilir.
Şekil 3. Bilgi Güvenliği Uygulamasına İlişkin Yetersiz Koşullar
Şekil 3.’de katılımcıların bilgi güvenliği uygulamasına yetersiz koşullara ilişkin görüşlerine ait sınıflandırma yer
almaktadır. Ayrıca katılımcıları bu konuya ait görüşlerine aşağıda doğrudan da yer verilmiştir.
“Yeterli değildir. Çünkü bilgisayar uygulamalarında yeterli donanım yoktur. Gizliliği olan birimlerin tek odalarda
çalışmaları gerekir. Her birimin kendine özel odaları olmalıdır.” (BG6);
“Yetersizdir. Bilgisayar kurumumuzda görevli personelin veya hasta ve çalışan bilgilerine ulaşan personelin,
gizlilik ve mahremiyet konusunda eğitimlerinin eksikliği bulunmaktadır.” (BG7);
“Yeterli değil. Çünkü bizim hastanede bu programları kullanan herkes, istediği hastanın bilgisine ulaşabiliyor.
Hastanede kullanılan bir Karmek programı var bu programı kullanmayı bilen herkes istediği bilgiye ulaşabiliyor.
Bir sınırlama yok.” (BG9);
“Yeterli değildir. Sistemin tam olarak oturmaması esneklik olmasından dolayı yeterli değildir. Çünkü hasta servise
gittiğinde bilgilerini paylaşmak durumunda kalıyoruz. Bilgiler tam olarak gizlenemiyor.” (BG10), yeterli olarak
görmemektedirler.
4.5. Katılımcıların Bilgi Güvenliğinin Aksama Nedenlerine Ait Görüşleri
Katılımcılardan BG1, BG2, BG3 ve BG11 aksayan bir yönün olmadığını belirtmektedirler. BG1, BG2 ve BG11
hasta hakları prosedürlerinin uygulandığını, Bilgi Güvenliği uygulamasının düzenli aralıklarla kontrol edildiğine
ve uygulamada daha dikkatli olunduğu görüşündedirler. BG4, bazı durumlarda aksaklık olabildiğini, bilginin
dışarıya sızdırılması ile olabileceğini vurgulamaktadır.
Katılımcılardan 7 kişi, BG5, BG6, BG7, BG8, BG9, BG10, BG12, kurumda bulunan aksayan yönü şu şekilde
açıklamışlardır. Daha çok, yeterli donanımın olmaması ve bilgilerin her personele açık olması vs. aksayan yönleri
üzerinde durmuşlardır. Doktor ve hasta arasındaki bilgilerin diğer kişiler tarafından bilinmesi, fiziki koşulların
yetersizliği yönünden, personelin BG konusunda eğitim eksikliği, geçmiş tarihte bulunan dosyalara ulaşmada
sıkıntı çıkması, tanıdık vasıtasıyla bilgilere ulaşma ve personel kaynaklı aksayan yönün olduğunu vurgulayan
farklı görüşler bulunmaktadır.
Süleyman Demirel Üniversitesi Vizyoner Dergisi, Yıl: 2019, Cilt: 10, Sayı: 23, ss.108-125.
Suleyman Demirel University Visionary Journal, Year: 2019, Volume: 10, Number: 23, pp.108-125.
119
Şekil 4. Bilgi Güvenliğinin Aksama Nedenleri
Şekil 4.’de katılımcıların bilgi güvenliğinin aksama nedenlerine ilişkin görüşlerine ait sınıflandırma yer
almaktadır. Ayrıca katılımcıları bu konuya ait görüşlerine aşağıda doğrudan da yer verilmiştir.
“Şu anda bilgi güvenliği ile ilgili aksayan bir yönümüz yok. Ama ne kadar da dikkat edersek o kadar iyi olur.
Bütün personelin dikkatli olması gerekiyor. Hizmetlisinden doktoruna tüm alandaki personelin bilgi güvenliğini
uygulaması gerekiyor.” (BG1).
“Kurumumuzda aksaklık yoktur. Bilgi güvenliği komitesi bulunuyor. Düzenli aralıklarla toplantı yapılıyor. Bilgi
işlem sorumlusu bulunmaktadır. Şuan için bir aksaklık bulunmamaktadır.” (BG2).
“Bazı durumlarda bu aksaklıklar olabilmektedir. Satın alma biriminde, firmalar teklif sunmaktadır. Ve hiçbir
firma başkasının verdiği teklifi bilmemelidir. Poliklinik bölümünde ise mahremiyet ve gizlilik açısından hastaların
tek tek muayene olmaları gerekmektedir.” (BG4).
“Şöyle bir aksayan yönü var. Mesela, doktor hastayı muayene ederken tıbbi sekreterler görebiliyor. Tek aksayan
yönü budur. Gelecekte, tıbbi sekreter ve doktorları ayırdıkları için bu olayda kalmayacak.” (BG5).
“Kurum olarak farklı birimde olanların aynı odada bulunması gizliliğin etik olmasını engelleyebilir. Çünkü her
birimin kendine özel görebileceği bilgiler vardır. Yönetim açısından yeterli fiziki koşulların oluşturulmamasıdır.”
(BG6).
“Vardır. Kurumun, personel eğitimleri verilerek daha da güvenli hale getirilmesini sağlar artı sistemin
hacklenmesine karşı koruyucu önlemlerin alınmasını sağlar ve mevzuat konusunda personelin eğitilmesi gerekir.”
(BG7).
“Sadece bizim birimde şu konuda aksayan yönleri oluyor. Hasta taburcu olduğunda başka hastaneye gittiğinde,
bu hastanede yapılan işlemleri belgeleyen dosyalarına ulaşmak istiyor. Bu hastanede bulunan bilgilerinin birçoğu
verilmiyor. Sadece tahlil sonuçları ve birkaç belge veriliyor. Hastalara taburcu olurken tüm bilgiler sadece
hastanın kendisine verilmesi gerekir. Hangi tahlillerin, yapıldığı sonuçların ne olduğu ve teşhis konusunda
hastaya belge şeklinde verilmelidir. Çünkü hasta geri geldiğinde dosyalar arama konusunda sıkıntı çıkmaktadır.”
(BG8).
“Evet, aksayan yönleri var. Çünkü herkesin bu kayıtlara ulaşabilmesini engellemek için buna sınır getirilmelidir.”
(BG9).
“Aksayan yönleri vardır. Özellikle, kişiler tanıdık vasıtasıyla dosyalara ulaşılabiliyor. Özellikle yüksek üst
kurumdan tanıdıkları varsa daha kolay bilgilere dosyalara ulaşabiliyorlar. Bilgi güvenliği tam olarak
yapılamamaktadır. Yazılım sisteminde bir kişinin görmesi gereken bilgiyi en az 3-5 kişi görebiliyor. Bu sebepten
bilgi güvenliği zor uygulanıyor.” (BG10).
Süleyman Demirel Üniversitesi Vizyoner Dergisi, Yıl: 2019, Cilt: 10, Sayı: 23, ss.108-125.
Suleyman Demirel University Visionary Journal, Year: 2019, Volume: 10, Number: 23, pp.108-125.
120
“Çalıştığım birimde aksayan bir yön yok. Belirli bir strateji var. Kişinin kendisi hariç bu bilgilere ulaşamaz. Hasta
yakınlarının ulaşabilmesi için kişinin vasisi olması gerekir. Hasta hakları prosedürüne göre hareket edilmelidir.
Hangi durumlarda bilgi verilebildiği belirlenmiştir. Çalışan eğitimi yapılmalıdır. Bilgisayar tabanlı bilgi
sızdırılması engellenmelidir. Doğru yapılandırma yapılmalıdır. Bu bilgiler hasta dışında sadece veli ya da vasisi
olan kişiye verilmelidir.” (BG11).
“Personel kaynaklı aksayan yönleri vardır. Bu konuda önlemlerin alınması şu şekilde olabilir. Kontroller
artırılabilir, personelin gizlilik prosedürlerini dikkatli şekilde uygulaması sağlanmalıdır. Sistemsel aksayan
yönleri yok fakat kullanıcı kaynaklı aksayan yönleri vardır. Aksayan yönleri tespit edildiğinde eğitim verilerek
düzeltilmesi sağlanıyor.” (BG12).
4.6. Katılımcıların Bilgi Güvenliği Koşullarının Düzeltilmesine İlişkin Görüşleri
BG’nin sağlanmasına yönelik görüşlerde bulunan katılımcılar, bu süreçte eğitimin çok önemli olduğunu belirterek
uygulamanın her birimde kendi alanına göre eğitim verilmesinin uygun olduğunu düşünmektedirler.
Katılımcılardan, BG2, BG3, BG4, BG6 ve BG12 eğitimin önemine vurgu yapmışlardır. Görevli personele kendi
alanında eğitim ve seminerler verilerek bilgi güvenliğini bu şekilde sağlandığını düşünmektedirler. Bazı
katılımcılar, alanında uzman personel ile çalışmak gerektiğine belirtmektedirler. Yasal prosedürlere uyularak
kuralların daha çok sistemleştirilmesi gerektiğini bu bağlamda yaptırım olabilme düşüncesiyle ilgili personelin
daha dikkatli olabileceğine vurgu yapmaktadırlar. Hastanın muayene sırasında doktor ve sadece kendisi olması
gerektiğine vurgu yapan bazı katılımcılar ileriki yıllarda tıbbi sekreterler ve doktorların aynı ortamda çalışmasının
engelleneceği için bu sorunların ortadan kaldırılacağı görüşündedirler. Ayrıca hasta muayene olurken sıradaki
hastalarında içeri alındığını bu nedenle herkesin birbirlerinin mahrem konularını öğrenebildiği bunun kesinlikle
engellenmesi gerektiği görüşü mevcuttur.
Genel anlamda bilgilerin sadece hastanın kendisine verilmesi gerektiğini veya vasisi olan kişiye verilmesini
gerektiğini savunmuşlardır. Bu bilgilerin hasta, doktor ve sadece yetkili kişiler arasında kalması gerektiğinin doğru
olacağını düşünen bazı katılımcılar, bunu sağlamak için de alanında uzman personel ile çalışarak ve yasal
prosedürlere uyularak olabileceği görüşündedirler.
Şekil 5. Bilgi Güvenliği Koşullarının Düzeltilmesine İlişkin Görüşler
Şekil 5.’de katılımcıların bilgi güvenliği koşullarının düzeltilmesine ilişkin görüşlerine ait nıflandırma yer
almaktadır. Ayrıca katılımcıları bu konuya ait görüşlerine aşağıda doğrudan da yer verilmiştir.
“Eğitimler verilmeli, kullanılan bilgisayarların veri girişlerinin herkese açık olmaması, bilgilerin saklanabilir,
gizlenebilir özelliğinin olması. Bilgisayarların sürekli dışardan gelecek olan virüslere karşı sürekli olarak güncel
tutulması gerekir. Tüm personelin, bilgi güvenirliği açısından hasta bilgilerini kimseyle paylaşmamalıdır.
Hastanın bilgilerini kullanarak işlem yapılması çok kolaydır, bu durum açısından güvenlik önemlidir. Doğru bilgi
hasta ve personel için önemlidir. Personel arşivlerin veya hasta arşivlerinin denetlenmesi ve dosyaların her
Süleyman Demirel Üniversitesi Vizyoner Dergisi, Yıl: 2019, Cilt: 10, Sayı: 23, ss.108-125.
Suleyman Demirel University Visionary Journal, Year: 2019, Volume: 10, Number: 23, pp.108-125.
121
personele verilmemesi gerekir. Kimlik bilgileri veya hastalık bilgilerinin personele ya da dışardan kişilere bu
bilgilerin hastaya ait kimliğinin görülmeden verilmiyor. Hasta yakınlarına hastanın kimliği varsa bilgiler
veriliyor.” (BG1).
“Kurumumuzda, uygulama, eğitim, kontroller ve kalite denetimi yapılarak sağlanmaktadır. Yetkili personel
dışında hasta bilgilerinin paylaşılmaması esastır.” (BG2).
“Yılın belirli sürelerinde arşivle ilgili eğitim ve seminerlerde bilgiler veriliyor. Arşiv bilgilerinde burada bulunan
sadece personeller ulaşabiliyor.” (BG3).
“Eğitim ve seminerler verilerek sağlanmalıdır. Denetim yapılmalıdır. Yanlış bilgilerin olmaması için kontrol
mekanizması oluşturulmalıdır. Ayrıca teknik aksaklıkların oluşması engellenmelidir. Hastaya ait bilgilerin sadece
yetkili kişiler tarafından gizlilik politikasına uygun olarak paylaşılması gerekmektedir.” (BG4).
“Öncelikle iyi bir yazılım sistemi olması gerekir. Bunun için aktif iyi bir yazılım firmasıyla çalışıyor olmak
gerekiyor ki hiçbir şekilde bilgi sızdırması olmasın. Bu açıdan herkes kendi kişisel şifre bilgilerini kimseye vermez.
Çünkü herkesin kendi kullanıcı adı ve şifresi var. Kimseye verilmediği müddetçe hiçbir sıkıntı yok.” (BG5).
“Eğitimler veriliyor. Şuan eğitimler hastanede online sistem üzerinden yapılmaktadır. Öncelikle şirket personeli
tarafından sunuluyor. Hastaneye yeni başlayanlar için oryantasyon eğitimi verilerek bilgi güvenliği konusunda
gerekli prosedürler anlatılıyor. Hasta hakları çalışan haklarına dair oryantasyon eğitimi veriliyor. Programlar
üzerinden yeterli online duyuruların yayınlanması ile kimseye ulaşılamadı durumu olmuyor. Personelin bilmesi
gereken duyurular herkesin sisteminden duyuruluyor.” (BG6).
“İyi bir bilgi işlem personeliyle ve alanında uzman personelleri değerlendirmek gerekir.” (BG7).
“Her şeyin sistem üzerinden olması gerekir ve her yetkili kişinin de şifresi olacak kişiye tanımlı olmalı, onun
dışında kimse ulaşamayacak. Çünkü hasta birçok birimden hastane personeli sayesinde birçok bilgisini görebilir.
Bunun olmaması için bilgi güvenliği önemlidir. Sınırlamalar şuan var fakat daha detaylandırılabilir. Örneğin
kendi verilerimle karşılaştırabilmem için istatistik verileri bana açıldı ben görebiliyorum başkası göremiyor. Ama
bazı yerlerde veriler açık, onlarda da sınırlama olabilir. Burada en önemli şey hasta taburcu olurken hastaya
yapılan işlemler hastanın yakınlarına değil hastanın kendisine bilgiler ve belgeler verilmelidir. Hasta kendi
bilgilerini kendi korusun.” (BG8).
“Bu sisteme kısıtlama getirilebilir. Herkes sadece kendi alanında kendi bölümüyle ilgili bilgilere ulaşabilir. Bunun
çalışmaları var fakat ne kadar sürede nasıl yaparlar bilemiyorum. Mesela kayıt verirken şu anda her bölüm kendi
bölümüne kayıt vermeye başladı. Devamlı eğitim programları veriliyor. Ve bu kişinin çalıştığı birime göre
değişiyor. Hemşireye, sağlık memuruna, kayıt memuruna, temizlikçiye vb. her birine ayrı ayrı eğitim programları
veriliyor.” (BG9).
“En azından bilgi güvenliğini sağlayacak kişilere tam yetki verilmesi sağlanabilir. Yetkili kişilerin gördüğü bilgiyi
başkası görmemesi gerekir. Bu işlerden sorumlu kişiler görevlendirilmesi gerekir.” (BG10).
“Uygulamayı bilen kişi bunun hangi koşullarda sağlanması gerektiğini belirler. Hasta mahremiyeti için,
poliklinikte muayeneye on kişi birden giriyor. Böylece orda olan kişiler birbirlerinin bilgilerini ve mahremiyetini
öğrenebiliyor. Çalışma koşulları, poliklinik koşulları, bilginin başka kişilerle paylaşılmaması önemlidir. Her birim
kendi bilgilerini görebiliyor.” (BG11).
“Görevli personele eğitim verilerek sağlanabilir. Hastanın tanıdığı vasıtasıyla üçüncü kişilere bilgiler verilmesi
engellenmelidir. Böyle durumlar çok sık olmasa da bazı birimlerde olabiliyor. Hasta mahremiyeti için poliklinikte
muayene sırasında tek hasta alınmalıdır.” (BG12).
5. DEĞERLENDİRME
Günümüzde bilişim teknolojilerinin, kullanımının yaygınlaşması ile birlikte risk faktörlerinin belirlenmesi zorunlu
hale gelmiştir. Kurumsal bilgi güvenliğine gereken önemin verilmesi ve güvenlik politikalarının belirlenmesi bu
hizmeti kullananlar için büyük katkı sağlayacaktır. Genel olarak bilgi güvenliği konusunda ne kadar önlem alınsa
da riskleri sıfıra indirgemek çokta mümkün olmamaktadır. Tehdit unsurlarına sürekli uyanık olmak, güvenlik
politikalarını etkin bir şekilde uygulamak, süreçleri izlemek, elde edilen sonuçların ve yeni gelişmelerin
güncellemeleri yapılarak risk faktörü en aza indirilebilir. Kurumların bu konuya önem vermesi, hassasiyet
Süleyman Demirel Üniversitesi Vizyoner Dergisi, Yıl: 2019, Cilt: 10, Sayı: 23, ss.108-125.
Suleyman Demirel University Visionary Journal, Year: 2019, Volume: 10, Number: 23, pp.108-125.
122
gösterilmesi, önlem alınması, bilgi birikiminin artırılması ve farkındalık oluşturması gerekmektedir (Canbek ve
Sağıroğlu, 2006:172). İnsan hayatı için önceliğe sahip olan sağlık hizmetlerinin hızlı ve güvenilir olması beklenir.
Bu bakımdan kullanıcı görüşlerinin dikkate alınması olumlu yönde değerlendirilip hayata geçirilmesi sayesinde
bilgi güvenliğinin kullanılabilirliği artacaktır. Bilgi sistemlerinin işleyişi ve nasıl kullanılacağı konusunda gerekli
bilgilerin, belgelerin sağlanması ve eğitimlerin verilmesi, işlemlerin etkili, hızlı, doğru ve güvenli yapılmasına
faydası olacaktır (Yılmaz ve Demirkan, 2012:27). BGYS uygulanması aşamasında üst yönetimin ve tüm
çalışanların destek vermesi, işbirliği içinde bulundukları kişi veya kuruluşların da belirlenen politikalara uyma
zorunluluğu getirilmesi, bilgi güvenliğinin üst seviyede gerçekleşmesine katkı sağlayacaktır (Vural ve Sağıroğlu,
2008:520).
Araştırma bulgularına göre, bu çalışmada sağlık personeli ile yapılan görüşmede aynı kurumda, farklı birimlerde
çalışanların birbirleriyle çelişen cevaplar verdiği görülmüştür. Bazı çalışanlar kurumlarında bilgi güvenliğini
yeterli olarak görmekteyken bazıları yetersiz görmektedir. Bunun nedeninin birimler arası iletişim eksikliği,
fiziksel, elektronik ve sosyal ortamlarda paylaşılan bilginin belirlenen politikaların uygulanmasında farklılık
göstermesi, bazı çalışanların bu konuda yeteri kadar duyarlı olmaması, kullanıcıların bilgi güvenliği yönetim
sisteminin kullanılabilirliğinin kişilere göre değişmesi veya bu konuda bilgi sahibi olmamaları olduğu
düşünülmektedir.
Araştırma yapılan hastanede, dosyalar ve belgeler dijital ortamda tam otomasyon ile yapılmamaktadır. Daha az
insan ile elektronik ortamda hastane otomasyonun yapıldığını söylemek mümkündür. Kullanımı kolay, güçlü ve
güvenilir tam otomasyon programı geliştirilme aşamasındadır. Bu bakımdan otomasyon programı, bilginin
yönetilmesi ve kontrol edilmesi için bilgi yönetim sistemlerinde işlemlere hız kazandırması hedeflenmektedir.
6. SONUÇLAR VE ÖNERİLER
Bu çalışmada, hastanelerde bilgi güvenliği yönetimine ilişkin, sağlık personelinin görüşleri araştırılmıştır.
Katılımcıların bu konuda bilgi sahibi oldukları, gerekli önlemleri aldıkları görülmüştür. Bazı aksaklıkların
olduğunu fakat bunların gerekli tedbirleri alarak ve personele eğitim verilerek daha da azaltılabileceği
görüşündedirler. Bilgi güvenliği konusunda katılımcıların çoğunluğu hasta mahremiyeti üzerinde durmuşlardır.
Bu konuya önem verdiklerini ve daha duyarlı olduklarını belirtmişlerdir. Bilgi güvenliğinin sağlanabilmesi ve
sürdürülebilmesi için yönetimin tutumuna bağlı olarak öncelikle veri sorumlusunun kanun hükümlerine göre
gerekli denetimleri yapması gerektiği görülmektedir. Bilginin, gizlilik, bütünlük ve erişilebilirliğin birbirleriyle
bağlantılı olduğu ve bunu sağlayan yönetim ve personel tarafından kullanılmasına imkân veren faaliyet olarak
değerlendirilmektedir.
Yeterli fiziki koşullar oluşturularak, yasal sorumluluklar çerçevesinde alanında uzman kişilere yetki verilerek,
bilgi güvenliğinin oluşturulması sağlanmalıdır. Ayrıca sağlık çalışanlarının bu konuda daha hassas olmaları ve
bilgi paylaşımının veri sorumlusu denetiminde, hasta, doktor ve yetkili kişiler arasında kalması gerekmektedir.
Bilgi paylaşımının sistem üzerinden yapılması erişilebilirlik ve güvenlik açısından önemli olarak değerlendirilir.
Sağlık kurumlarında uygulanan bilgi güvenliği yönetim sistemi, bilgi güvenliği risk yönetimi açısından büyük bir
öneme sahiptir (Zarei, Sadoughi, 2016; Hou vd., 2018). Bu amaçla yaygın olarak kullanılan ISO 27001 bilgi
güvenliği yönetim sisteminin hastanelerde her bir süreci ve alt süreci içerek şekilde ele alınması gerekmektedir
(Tavakoli vd., 2014). Bu doğrultuda planlanan bu çalışma ile hastanelerde bilgi güvenliği yönetim sisteminin
uygulamasında ortaya çıkan sorunlar tespit edilip çözüm önerileri geliştirilmiştir. Araştırmanın ana ve alt amaçları
doğrultusunda, sisteminin sorunları hakkında başka araştırmalarla ile doğrulanabilecek sonuç içermektedir. Her
alanda kullanılan bilgi teknolojileri sayesinde sağlık çalışanlarının işler kolaylaşmaktadır. İhtiyaç duydukları anda
bilgiye kolaylıkla ulaşabilmektedirler. Burada amaç, bilginin gizliliği, bütünlüğü ve erişilebilirliğini sağlamaktır.
Kurumlar iyi bir yazılım ve donanıma sahip olmalarının yanında eğitilmiş bir personel sayesinde hedeflerini
gerçekleştirebilirler.
Araştırmadan elde edilen bulgular sonucunda katılımcıları görüşleri genel olarak değerlendirildiğinde;
Bilgi güvenliği olgusunun katılımcılar tarafından en çok “hasta mahremiyeti” olgusuyla birlikte algılandığı,
Poliklinikte muayene sırasında içeri alınan diğer hastaların hasta ve doktor arasında kalması gereken bilgilerin
diğer kişiler tarafından öğrenilmesine sebep olduğu,
Bilgi gizliliğine genel olarak önem verildiği fakat bazı birimlerde bunun çok fazla uygulanamadığı,
Süleyman Demirel Üniversitesi Vizyoner Dergisi, Yıl: 2019, Cilt: 10, Sayı: 23, ss.108-125.
Suleyman Demirel University Visionary Journal, Year: 2019, Volume: 10, Number: 23, pp.108-125.
123
Fiziki koşulların tam oluşturulamadığı, bunun sonucu olarak da farklı birimlerin aynı odada bulunmaları ile
bilgi gizliliğin tam olarak sağlanamadığı,
Hastanın özel durumuyla ilgili bilgilerinin başkaları tarafından bilinmesinin kişinin sosyal hayatını
etkileyebildiği,
Sağlık çalışanlarına bilgi güvenliği yönetim sürecinde farkındalık ve duyarlılık eğitimleri verilmesine rağmen
bazı birimlerde informal olarak (bir tanıdık vasıtasıyla) hasta bilgilerine ulaşılabildiği,
Her personelin kendine özel şifresinin olmasının bilgi güvenliği yönetim sürecine adına önemli bir adım
olduğu,
Bilgi güvenliğinden sorumlu bazı personelin eğitim ihtiyacı olduğu,
Kontroller artırılarak, yasal mevzuat ve gizlilik prosedürlerin uygulanmasında personelin daha hassas olması
gerektiği,
Bilgi güvenliği yönetim sürecinde yaşanan aksaklıkların daha çok personel kaynaklı olduğu tespit edilmiştir.
Sonuç olarak, personelin gerekli özeni gösterdiği fakat eğitim eksikliği, donanım eksikliği, uzman personele tam
yetki verilmemesi ve yeterli fiziki koşulların sağlanamaması ile bilgi güvenliği uygulamasının tam olarak yerine
getirilemediği görülmüştür.
Bu doğrultuda araştırma kapsamında aşağıdaki öneriler geliştirilmiştir.
Sağlık çalışanlarının ve hastaların bilgi güvenliği bağlamında haklarının ihlal edildiğini düşündükleri
durumlarda hastanede başvurabilecekleri bir birimin bulunması,
Yeterli donanımın oluşturularak güvenlik amacıyla biyometrik yöntemlerin yaygınlaştırılması,
Tüm personele bilgi güvenliği eğitimi verilmesi,
Bilgi güvenliği yönetim sistemine ait süreçler sorumluluklar ve görevlerin belirlenmesi,
Bilgi güvenliğini sağlayacak personele tam yetki verilmesi, yetkili kişilerin gördüğü bilgiyi başkasının
gör(e)memesi,
Bilgi güvenliği yönetim sisteminin etkili işlemesi amacıyla, yöneticiler ve çalışanların işbirliği içinde olması,
ISO 27001 Bilgi Güvenliği Yönetim Sistemi Standardı kullanımının tüm hastanelerde yaygınlaştırılmasını
sağlamak amaçlı gerekli şartların oluşturulması,
Poliklinikte hastanın muayenesi sırasında mahremiyeti ihlal edecek unsurların ortadan kaldırılması, bu amaçla
poliklinik koşullarının iyileştirilmesi,
Sağlık bakanlığı tarafından uygulamaya konan, muayene sırasını bekleyen hastaların LCD ekranda istedikleri
takdirde isimlerinin gizlenmesi ve uygulamanın yaygınlaştırılması,
Profesyonel yazılım firmalarıyla çalışılması,
Tehditler ve riskler belirlenerek acil durumlarda uygulamaya konulacak önlemlerin alınması,
Temiz masa temiz ekran ilkesinin tüm çalışanalar tarafından benimsenmesinin sağlanması,
Hasta ve hastaneye ait bilgilerin üçüncü kişilerce paylaşılmaması amacıyla informal kanalların kullanımını
ortadan kaldırmak amacıyla personelin yaptırımlardan haberdar edilmesi ve gerekirse cezai işlem uygulanması
önerilmektedir.
Süleyman Demirel Üniversitesi Vizyoner Dergisi, Yıl: 2019, Cilt: 10, Sayı: 23, ss.108-125.
Suleyman Demirel University Visionary Journal, Year: 2019, Volume: 10, Number: 23, pp.108-125.
124
KAYNAKÇA
Akay, İ.G. (2014). "Bilgi Güvenliği Yönetim Sistemleri: Bilgi Güvenliği Uygulama Mülakatları", Yüksek Lisans
Tezi, Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Bilecik.
Aksu, P.K. (2014). "Hastane Bilgi Yönetim Sisteminin Bilgi Güvenliği Açısından Değerlendirilmesi", Doktora
Tezi, Marmara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü. İstanbul.
Altındiş, S. (2010). "Bilgi Yönetimi Uygulamalarının Hasta güvenliğine Katkısı: Kavramsal Bir Çerçeve", İktisadi
ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, 15(3), 325-352.
Arslan, E.T. ve Demir, H. (2017). "Sağlık Çalışanlarının Hasta Mahremiyetine İlişkin Tutumu: Nitel Bir
Araştırma", AİBÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 17(4), 191-220.
Aslandağ, K. (2010). "Bilgi Güvenliği Kavramı ve Bilgi Güvenliği Yönetim Sistemleri İle Şirket Performansı
İlişkisine Dair bir Uygulama", Yüksek Lisans Tezi, Gebze Yüksek Teknoloji Enstitüsü Sosyal Bilimler
Enstitüsü. Gebze.
Atlas.ti (2018). https://atlasti.com/free-trial-version/, (Erişim Tarihi: 6 Aralık 2018).
Başdinkçi, N. (2017). "Sağlık Kurumlarında Bilgi venliği Risk Değerlendirilmesi ve Kullanıcıların Bilgi
Güvenliği Farkındalık Düzeyinin Ölçülmesi", Yüksek Lisans Tezi, Çukurova Üniversitesi Fen Bilimleri
Enstitüsü. Adana.
Canbek, G. ve Sağıroğlu, Ş. (2006). "Bilgi, Bilgi Güvenliği ve Süreçleri Üzerine Bir İnceleme", 9(3), 165-174.
Creswell, J.W. (2014). "Research Design: Qualitative, Quantitative, And Mixed Methods Approaches", Singapore,
Sage Publications.
Creswell, J.W. (2013). Nitel Araştırma Yöntemleri Beş Yaklaşıma Göre Nitel Araştırma ve Araştırma Deseni,
M.Bütün ve S.B.Demir (Çev.), Siyasal Kitabevi, Ankara.
Çayır, M.Y. ve Sarıtaş, M. T. (2017). "Nitel Veri Analizinde Bilgisayar Kullanımı: Bir Betimsel İçerik Analizi
(2011-2016)", Necatibey Eğitim Fakültesi Elektronik Fen ve Matematik Eğitimi Dergisi, 11(2), 518-544
Disterer, G. (2013). "ISO/IEC 27000, 27001 and 27002 for Information Security Management", Journal of
Information Security, (4), 92-100.
Evrin, V. ve Demirer M. (2011). Kurumsal Bilgi Güvenliği Süreç Çalışmaları: ISO/IEC-27001 Örneği, IV.Ağ Ve
Bilgi Güvenliği Ulusal Sempozyumu, 25-33, Atılım Üniversitesi, Ankara.
Gerçeker, B. (2012). "Sağlık Kuruluşları Örgüt İklimi ve Bilgi Güvenliğinin İlişkisi", Yüksek Lisans Tezi, Dokuz
Eylül Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü. İzmir.
Gülmüş, M. (2010). "Kurumsal Bilgi Güvenliği Yönetim Sistemleri ve Güvenliği", Yüksek Lisans Tezi, Yıldız
Teknik Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü. İstanbul.
Hou, Y., Gao, P. ve Nicholson, B. (2018). "Understanding Organisational Responses To Regulative Pressures in
Information Security Management: The Case of a Chinese Hospital, Technological Forecasting and
Social Change", 126, January, 64-75.
Ismail, W., Alwi, N. H., Ismail, R., Bahari, M. ve Zakaria, O. (2013). "Readiness of Information Security
Management Systems (ISMS) Policy on Hospital Staff Using e-Patuh", Journal of Telecommunication,
Electronic and Computer Engineering, 10(1), 47-52.
İleri, Y.Y. (2016). "Örgütlerde Bilgi Güvenliği Yönetimi, Kurumsal Entegrasyon Süreci ve Örnek Bir Uygulama",
Anadolu Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 4(17), 55-72.
İzgi, C. (2014). "Mahremiyet Kavramı Bağlamında Kişisel Sağlık Verileri", Türkiye Biyoetik Dergisi, 1(1), 25-
37.
Marşap, A., Akalp, G. ve Yeniman, E. (2010). "Sağlık İşletmelerinde İnsan Kaynağının Kurumsal Bilgi Güvenliği
Kültürü Gelişimi", Bilişim Teknolojileri Dergisi, 3(1), 31-40.
Süleyman Demirel Üniversitesi Vizyoner Dergisi, Yıl: 2019, Cilt: 10, Sayı: 23, ss.108-125.
Suleyman Demirel University Visionary Journal, Year: 2019, Volume: 10, Number: 23, pp.108-125.
125
Marttin, V. ve Pehliven, İ. (2010). "ISO 27001:2005 Bilgi Güvenliği Yönetimi Standardı ve Türkiye' deki Bazı
Kamu Kuruluşu Uygulamaları Üzerine Bir İnceleme", Mühendislik Bilimleri ve Tasarım Dergisi, 1(1),
49-56.
Mehraeen, E., Ayatollahi, H. ve Ahmadi, M. (2016). "Health Information Security in Hospitals: the Application
of Security Safeguards", Department of Health Information Management, School of Paramedicine,
Tehran University of Medical Sciences , 1(24), 47-50.
Ömürbek, N. ve Altın, F.G. (2009). "Sağlık Bilişim Sistemlerinin Uygulanmasına İlişkin Bir Araştırma: İzmir
Örneği", (19), 211-232.
Özata, M. ve Özer, K. (2016). "Hastanelerde Hasta Mahremiyetine Yönelik Uygulamalarının Sağlıkta Kalite
Standartları Bağlamında Değerlendirilmesi: Konya Örneği", The Journal of Academic Social Science
Studies(45), 11-33.
Resmi Gazete (2010). "Elektronik Haberleşme Güvenliği Kapsamında TS ISO/IEC 27001 Standardı
Uygulanmasına İlişkin Tebliğ", Sayı 27730, http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2010/10/20101015-
9.htm, (Erişim Tarihi: 6 Aralık 2018).
Resmi Gazete (2012). Elektronik Haberleşme Sektöründe Kişisel Verilerin İşlenmesi ve Gizliliğinin Korunması
Hakkında Yönetmelik, Sayı 28363. http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2012/07/20120724.htm,
(Erişim Tarihi: 6 Aralık 2018).
Sağlık Bakanlığı. (2014). Bilgi Güvenliği Politikalar Klavuzu, http://www.BilgiGüvenliğiPolitikalarıKılavuzu,
(Erişim Tarihi: 19 Nisan 2018).
Sağlık Bakanlığı. (2018). Bilgi Güvenliği Politikalar Klavuzu, http://www.BilgiGüvenliğiPolitikalarıKılavuzu,
(Erişim Tarihi: 9 Ağustos 2018).
Susanto, H., Almunavar, M.N. ve Tuan, Y.C., (2011). "Information Security Management System Standards: A
Comparative Study of the Big Five", International Journal of Electrical & Computer Sciences, 11(5), 23-
29.
Tavakoli N, Ehteshami A, Hassanzadeh A ve Amini F. (2014). Information Security Management in Isfahan
University of Medical Sciences'Academic Hospitals in 2014. Int Journal Health System Disaster
Management, (2),175-9.
Uğuz, S. (2018). " Kurumsal Bilgi Güvenliği Yönetim Sistemi Yazılımları: Örnek Bir Yazılım Geliştirilmesi",
Uluslararası Yönetim Bilişim Sistemleri ve Bilgisayar Bilimleri Dergisi, 2(1), 1-11.
Varol, Ş., Orhan, F., Tuncer, S. ve Akyüz, S. (2016). "Sağlık Kurumlarında Bilgi Güvenliği Bağlamında
Biyometrik Sistemler", Sağlık Akademisyenleri Dergisi, 3(4), 155-162.
Vural, Y. ve Sağıroğlu, Ş. (2008). " Kurumsal Bilgi Güvenliği Ve Standartları Üzerine Bir İnceleme", Gazi
Üniversitesi Mimarlık Fakültesi Dergisi, 23(2), 507-522.
Yılmaz, G.K. (2014). Durum Çalışması. (Kuramdan Uygulamaya Eğitimde Bilimsel AraştırmaYöntemleri İçinde,
Editör: Mustafa Metin) Pegem Yayınları, Ankara.
Yılmaz, H. (2014). "TS ISO/IEC 27001 Bilgi Güvenliği Yönetimi Standardı Kapsamında Bilgi Güvenliği Yönetim
Sisteminin Kurulması ve Bilgi Güvenliği Risk Analizi", Denetişim, 45-59.
Yılmaz, M. ve Demirkan, A.E. (2012). "Hastane Yönetim ve Bilgi Sisteminin Kullanılabilirliğinin
Değerlendirilmesi", Bilişim Teknolojileri Dergisi, 5(3), 19-28.
Zarei, J. ve Sadoughi, F. (2016). Information Security Risk Management For Computerized Health Information
Systems in Hospitals: A Case Study of Iran. Risk Management Healthcare Policy. (9), 7585.
... The results showed that the rate of EMR use in performing daily tasks within the hospital was quite high and the results were consistent with those of previous studies [47,48]. While the use of EMR increases with the regulation of administrative and legal principles in parallel with the development of digital healthcare systems [27] and the increasing emphasis on confidentiality, integrity, and accessibility of medical records [51,52], it is seen that the attitude of healthcare professionals towards EMR also affects the use of EMR [39]. In the present study, it was revealed that physicians were more likely to use EMR compared to nurses (Fig. 1). ...
Article
Full-text available
It is important for the future of electronic health services to determine the attitudes of physicians and nurses towards electronic medical records (EMR) in communication and sharing information (CSI), the type of medical record they prefer and the main problems, they experience. For this purpose, the study was carried out in a university hospital with a 963-bed capacity in Türkiye in 2022 to collect data from the field. The survey method was used in the research and the data were collected by means of a printed questionnaire. The frequency of use of EMRs (3.82 ± 1.07) and CSI behaviors (3.76 ± 0.082) of physicians and nurses in the performance of daily tasks in the hospital were also determined. There was a moderate positive correlation between the use of EMRs and CSI behavior (r = 0.442; p < .05) and that the use of EMRs explained 20 % of the variability in CSI behavior. Paper forms continue to be used due to legal requirements and distrust of electronic records. There is a positive and significant relationship between the use of EMR and CSI behavior. The use of EMRs is effective in increasing CSI behaviors, but there is a need to identify and remove barriers to EMR use to increase the effectiveness of CSI among healthcare professionals.
Article
Bu çalışmada, hemşirelerin bilgi güvenliği farkındalık düzeyini belirlemek amaçlandı. Tanımlayıcı tipteki çalışma, Ankara ilindeki bir eğitim ve araştırma hastanesinde çalışan 294 hemşire ile Haziran-Ağustos 2022 tarihleri arasında gerçekleştirildi. Veriler, Tanıtıcı Özellikler Formu ve Bilgi Güvenliği Ölçeği ile toplandı. Veri analizinde tanımlayıcı istatistikler, bağımsız örneklem t testi ve tek yönlü varyans analizi kullanıldı. Hemşirelerin %47.3’ünün bilgi güvenliğine yönelik bir eğitim almadığı ve %97.6’sının hastane bilgi sistemine girişte şifre kullandığı saptandı. Ayrıca hemşirelerin %33.3’ünün diğer kliniklerdeki hastalara ait bilgilere kolaylıkla ulaşabildiği ve %39.1’inin ise hastalara ait olan bilgilerin paylaşımı için hastadan onam almadığı belirlendi. Tanıtıcı Özellikler Formu ve Bilgi Güvenliği Ölçeği’nden alınan toplam puan ortalaması (3.21±0.53), hemşirelerin bilgi güvenliği farkındalığının orta düzeyde olduğunu gösterdi. Ölçek alt boyutlarından en yüksek puan hizmet sunumu (3.50±0.85), en düşük puan ise güvenlik politikası alt boyutundan (2.93±0.85) alındı. Hemşirelerin yaş, cinsiyet, eğitim durumu ve çalışma şekli gibi tanıtıcı özellikleriile Tanıtıcı Özellikler Formu ve Bilgi Güvenliği Ölçeği toplam ve alt boyut puan ortalamalarının karşılaştırılması sonucunda istatistiksel olarak anlamlı bir farkın olmadığı belirlendi (p>0.05).Hemşirelerin bilgi güvenliği farkındalığının orta düzeyde olması, veri güvenliğini tehdit etmekte ve sağlık hizmet kalitesini olumsuz etkilemektedir. Hemşirelerin bilgi güvenliği farkındalığını artırmak, kaliteli ve güvenli sağlık bakım hizmet sunumunu sağlamak için hizmet içi eğitimler düzenlenmelidir.
Thesis
Full-text available
Bu araştırmada, ilköğretim düzeyi ortaokul kademesinde öğrenim gören öğrencilerin bilgi güvenliği farkındalık düzeylerini arttırmaya yönelik görev temelli çevrimiçi öğrenme ortamı geliştirilmesi ve etkililiğinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Aynı zamanda bu araştırmanın diğer amacı ise, öğrencilerin geliştirilen öğrenme ortamına ve sürecine yönelik görüşlerinin belirlenmesidir. Bu bağlamda iki aşamadan oluşan çalışmanın ilk aşamasında alanyazında ortaokul düzeyine uygun bir ölçek yer almadığından dolayı ortaokul düzeyinde öğrenim gören öğrencilerin bilgi güvenliği farkındalığını belirlemeye yönelik bir ölçek geliştirilmiştir. İlk aşamada 410 katılımcı grubuyla Açımlayıcı Faktör Analizi (AFA) yapılmış ve ölçeğin üç alt boyut altında (“çevrimiçi güvenlik farkındalığı”, “çevrimiçi merak” ve “siber tehdit farkındalığı”) 30 maddeden oluştuğu belirlenmiştir. AFA’nın ardından elde edilen ölçme aracı 265 kişilik katılımcı grubuna uygulanmış ve gerçekleştirilen Doğrulayıcı Faktör Analizi sonucu 3 faktörlü yapı doğrulanmıştır. Ölçeğin tamamı için Cronbach alfa güvenirlik katsayısı ,90; her alt boyut için Cronbach Alfa katsayısı sırasıyla ,94, ,90 ve ,86 olarak hesaplanmıştır. Çalışmanın ikinci aşaması karma araştırma yönteminden açıklayıcı sıralı desen modelinde tasarlanmıştır. Çalışmanın nicel boyutunda, yarı deneysel yöntemden öntest-sontest kontrol gruplu 2X2’lik split plot desen kullanılmıştır. 20’si deney grubu, 20’si kontrol grubu olmak üzere toplam 40 öğrenci ile gerçekleştirilen çalışmada yapılan analizler sonucunda deney ve kontrol grubu öğrencileri üzerinde gerçekleştirilen öntest bilgi güvenlik farkındalık düzeyi puanları kontrol altına alındığında, deney ve kontrol gruplarının düzetilmiş sontest bilgi güvenliği farkındalık düzeyi puanları gruplama ana etkisinin anlamlı bir farklılık gösterdiği sonucuna ulaşılmıştır. Çalışmanın açık uçlu soru formuyla toplanan verilerin içerik analizi teknikleriyle analiz edildiği nitel boyutunda ise geliştirilen öğrenme ortamının ilgi çekici olduğu, yönergelerin anlaşılır şekilde sunulduğu ve kullanıcı dostu bir tasarıma sahip olduğu yönünde öğrencilerin görüş bildirdikleri belirlenmiştir. Ayrıca görevler sonrası verilen ödüllerin (rozet ve sertifikalar) öğrencileri olumlu yönde motive ettiği ve öğrencilerin geliştirilen öğrenme ortamını farklı derslerde de kullanmak istedikleri sonucuna ulaşılmıştır. Tüm bu sonuçlar göz önünde bulundurularak görev temelli çevrimiçi öğrenme ortamının öğrencilerinin bilgi güvenliği farkındalık düzeylerini artırmada etkili bir ortam olduğu ve hazırlanan görevlerin etkili görevler olduğu belirlenmiştir. Bu doğrultuda, çalışmanın sonunda uygulama süreci ve araştırmacılara yönelik önerilerde bulunulmuştur.
Article
Full-text available
The aim of the study is to reveal the importance of big data formed as a result of digitization of personal health data. In this direction, a literature review on the concepts of personal health data, electronic health records and big data has been made and the relationship between big data and personal health data has been discussed. In line with the literature review, it has been determined that with the development of information and communication technologies, there has been a change in the processing, storage and transfer of personal health data, and electronic health records have been created. It has been determined that large data storage areas are used instead of physical archives for the storage of these electronic health records. In addition, it has been determined that the big data created by the storage of electronic health records contribute to health services in many areas such as clinical decision making, quality service delivery and health promotion. In the study, it was concluded that the relationship between personal health data and big data improves health services and reduces human-induced errors that may occur. On the other hand, it is another result that many negative situations such as cyber attacks, malicious software companies, the intention of individuals who have control of health information systems, create privacy violations against this big data. Keywords: Personal data, personal health data, electronic health record, big data.
Article
Full-text available
Araştırma nitel yöntemle yürütülmüş makalelerde belirlenen kalite sorunları ele alınmaktadır. Seçilen 27 makale kavramsal tutarlılık, konu-yöntem uyumu, araştırma deseni, güvenvericilik, örneklem, veri ve çözümleme teknikleri bakımından incelenmiştir. Bulgular makalelerde kavramsal tutarsızlıkların yaygınlığına, benimsenen yöntem ve tekniklerin gerekçelendirilmesindeki eksikliklere, verilerin genelde yarı-yapılandırılmış görüşmelerle sınırlı oluşuna işaret etmektedir. İşletilen araştırma süreçleri hakkında verilen bilgilerin eksikliği ve şeffaf olunmaması araştırmaların güvenvericiliklerini azaltmaktadır. Verilerin çözümlenmesinde doğrudan alıntı tekniğinin benimsenmesi nitel araştırmanın talep ettiği olguya ilişkin örüntülerin ve işleyişlerin saptanmasını güçleştirmekte; incelenen olgunun bağlamını anlamayı olanaksızlaştırmaktadır. Araştırma, nitel yöntemin daha güçlü bir seçenek olabilmesi daha fazla eleştirel incelemelere, daha tutarlı bir dile ve daha zengin verilerle şeffaf biçimde yürütülmüş çalışmalara gerek olduğunu vurgulamaktadır.
Conference Paper
Full-text available
Z Bu çalışma nitel araştırmalarda gözlenen hataları tasarım, örneklem ve veri edinme ve çözümleme boyutlarıyla "nitel yöntem" ile incelemektedir. Başlığında "nitel" sözcüğü olan, son beş yılda yayınlanmış 11 makale incelenmiş ve nitel araştırmanın "az sayıda katılımcı" ve "yarı yapılandırılmış görüşme" tekniğine indirgendiği saptanmıştır. Çalışmalarda dil bütünlüğü, ifade tutarlılığı sorunları olduğu, araştırmacıların nitel çalışmaların önkoşullarını yerine getirmedikleri belirlenmiştir. Alanda daha fazla eleştirel çalışmaların olması, Türkçe nitel araştırma ders kitaplarında görülen yanlışların azaltılması için eleştirel çalışmalara ağırlık verilmesi önerilmektedir. Anahtar Kelimeler: Nitel araştırma, Örneklem, Veri çözümleme Giriş Son yıllarda ülkede artan sayıda "nitel" olduğu ifade edilen çalışma yürütülmektedir. Nitel yöntemin, ders kitaplarına konu edilmesi, lisans ve lisansüstü müfredatlara girmesi ve dergilerde kabul görmesi bakımlarından da yükselişte olduğu gözlenmektedir. Bu durum, yöntemsel çeşitlilik yahut seçenek olarak "bilimsel etkinlik alanının genişlemesine" katkı yapacağı düşünülerek olumlu bir gelişme olarak değerlendirilebilir. Öte yandan altyapısı yetersiz kişilerin yazdıkları kitap ve makaleler, yürüttükleri dersler sürecin arzu edilen nitelikte çıktılar üretmesine olumsuz etki edebilir. Yanlışların ve eksikliklerin yaygın kabulü, alanın beklenen kaliteye ulaşmasını erteleyebilir hatta engelleyebilir de. Hal böyleyken, nitel çalışmaların eleştirel incelemelere daha çok konu edilmeleri gerekmektedir. Bu çalışma da bu yönden bir katkı yapmayı amaçlamaktadır. Çalışmada öncelikle nitel araştırmanın gerekliliği, ardından Türkiye'de nitel araştırmanın genel görünümüne ilişkin bilgi verilmiştir. Yönteme dair açıklamalar yapıldıktan sonra bulgular üzerinden tartışmalar yapılmıştır.
Article
Full-text available
z Kişisel ve kurumsal bilgi güvenliği artık günümüzde birbiri ile doğrudan ilişkili kavramlar haline gelmiştir. Birçok organizasyon müşterileri veya çalışanlarının kişisel bilgilerini korumanın yanı sıra kurumsal açıdan önemli olan bilgi varlıklarını da korumak zorundadır. Bu yüzden dünyaca kabul görmüş standartları uygulamak ve kurumsal bilgi güvenliğini sağlamak bir gereklilik halini almıştır. Günümüzde ISO/IEC 27001 bilgi güvenliği standardı gibi standartlara uygun bilgi güvenliği yönetim sistemleri (BGYS) uygulamalarının kurumlar ya da firmalar tarafından gerçekleştirilmeye çalışıldığı görülmektedir. Bu noktada bir BGYS sistemini dinamik bir yazılım sistemi ile oluşturmak daha hızlı ve etkili bir sonuç verecektir. Bu çalışmada bir BGYS sisteminin temel unsurları açıklanmış ve geliştirilen açık kaynak kodlu BGYS yazılımı incelenmiştir. Anahtar Kelimeler: bilgi güvenliği, ISO/IEC 27001, bilgi güvenliği yönetim sistemi. Abstract Nowadays, personal and corporate information security has become directly concepts related to each other. Many organizations must protect institutionally important information assets as well as personal information of its employees or customers. Therefore, to implement the standards accepted worlwide and to ensure corporate information security has become a necessity. It is observed that pursued by institutions or companies of the information security management systems (ISMS) applications that related to standarts such as ISO / IEC 27001 information security standards. At this point, to develop the ISMS system with a dynamic software system, it will give a faster and more effective results. In this study, has been described the main factors of a ISMS and has been investigated developed open source the software of ISMS.
Article
Full-text available
ISO 27001:2013 is the best-known standard providing requirements for information security management systems (ISMS). An ISMS is a systematic approach to manage sensitive information through people, processes and IT systems. In a hospital, a patient's individual medical record is highly private and sensitive. This study performed qualitative questionnaire based on the ISO27001:2013 policy. Seven hospitals in Malaysia were involved in this study. This study focus on the Data Center as it contains a high risk server. This study reveals the non-compliance issues among the sampled hospitals in Malaysia. The participation of the hospitals in trainings related to information security awareness and education were still not adequate due to lack of support from the top management. The Malaysian Administrative Modernisation and Management Planning Unit (MAMPU), the Ministry of Health Malaysia and the top management in hospitals in Malaysia play vital roles to educate and ensure the compliance of ISO 27001:2013.
Article
Full-text available
Bu çalışmanın amacı, bir üniversite hastanesinde, planlama, uygulama ve iyileştirme aşamalarıyla toplamda üç yıl süren Bilgi Güvenliği Yönetim Sistemi kurulum süreci tecrübelerimizi ve ulaştığımız sonuçları, yöneticilere rehber olabilecek uygulamalı bir örnek olarak literatüre kazandırmaktır. Bu çalışmada; hastanede oluşturulan temel bilgi güvenliği yönetimi politika ve prosedürleri hakkında bilgi verilmekte, uygulanan yöntemler ile karşılaşılan teknik ve yönetimsel zorluklar ve bu zorlukların nasıl üstesinden gelinebileceği başarılı bir uygulama örneği üzerinden tartışılmakta, kurumsal bilgi güvenliği kültürü ve bilinci oluşturma aşamaları ile sistem kurulmadan önce ve sonra hastanenin bilgi güvenliği seviyesinin durumu karşılaştırmalı şekilde aktarılmaktadır.
Article
Full-text available
Introduction: Health care organizations, particularly hospitals should follow a special strategy and implement their security system based on it in order to protect their data. Information security will be provided through performing a series of appropriate controls. ISO/IEC 27002 standard provides guidelines and general principles for starting, running, monitoring and improving information security management. This article aimed to determine the extent of compliance with information security management requirements in academic hospitals of Isfahan University of Medical Sciences. Materials and Methods: This applied study was a cross‑sectional research which was performed in 2014. The research population included academic hospitals of Isfahan. The data collection tool was ISO/IEC 27002 standard checklist. The extent of compliance with information security management was examined in six hospital wards, including informatics, admission and discharge, income, laboratory, radiology, and pharmacy. Data was analyzed using SPSS. Results: Mean score of compliance with information security management requirements was estimated 68.1% in Isfahan academic hospitals. The highest level of requirements was related to security policies (76.7%) and requirements of acquisition, development, and maintenance of information systems (76.1%). However, the lowest level was associated with security of human resources (56.7%). Conclusions: Despite the efforts in hospital information system (HIS), hospitals still need more awareness toward principles of information security and management. In addition to investments on technical strategies, more attention is needed concerning non‑technical and human factors such as the promotion of employees' knowledge of information security components in order to maintain information security.
Article
Full-text available
Background: In recent years, hospitals in Iran - similar to those in other countries - have experienced growing use of computerized health information systems (CHISs), which play a significant role in the operations of hospitals. But, the major challenge of CHIS use is information security. This study attempts to evaluate CHIS information security risk management at hospitals of Iran. Materials and methods: This applied study is a descriptive and cross-sectional research that has been conducted in 2015. The data were collected from 551 hospitals of Iran. Based on literature review, experts' opinion, and observations at five hospitals, our intensive questionnaire was designed to assess security risk management for CHISs at the concerned hospitals, which was then sent to all hospitals in Iran by the Ministry of Health. Results: Sixty-nine percent of the studied hospitals pursue information security policies and procedures in conformity with Iran Hospitals Accreditation Standards. At some hospitals, risk identification, risk evaluation, and risk estimation, as well as risk treatment, are unstructured without any specified approach or methodology. There is no significant structured approach to risk management at the studied hospitals. Conclusion: Information security risk management is not followed by Iran's hospitals and their information security policies. This problem can cause a large number of challenges for their CHIS security in future. Therefore, Iran's Ministry of Health should develop practical policies to improve information security risk management in the hospitals of Iran.
Article
Full-text available
Introduction: A hospital information system has potentials to improve the accessibility of clinical information and the quality of health care. However, the use of this system has resulted in new challenges, such as concerns over health information security. This paper aims to assess the status of information security in terms of administrative, technical and physical safeguards in the university hospitals. Methods: This was a survey study in which the participants were information technology (IT) managers (n=36) who worked in the hospitals affiliated to the top ranked medical universities (university A and university B). Data were collected using a questionnaire. The content validity of the questionnaire was examined by the experts and the reliability of the questionnaire was determined using Cronbach’s coefficient alpha (α=0.75). Results: The results showed that the administrative safeguards were arranged at a medium level. In terms of the technical safeguards and the physical safeguards, the IT managers rated them at a strong level. Conclusion: According to the results, among three types of security safeguards, the administrative safeguards were assessed at the medium level. To improve it, developing security policies, implementing access control models and training users are recommended.
Article
Full-text available
With the increasing significance of information technology, there is an urgent need for adequate measures of informa- tion security. Systematic information security management is one of most important initiatives for IT management. At least since reports about privacy and security breaches, fraudulent accounting practices, and attacks on IT systems ap- peared in public, organizations have recognized their responsibilities to safeguard physical and information assets. Se- curity standards can be used as guideline or framework to develop and maintain an adequate information security man- agement system (ISMS). The standards ISO/IEC 27000, 27001 and 27002 are international standards that are receiving growing recognition and adoption. They are referred to as “common language of organizations around the world” for information security [1]. With ISO/IEC 27001 companies can have their ISMS certified by a third-party organization and thus show their customers evidence of their security measures.
Article
This paper advances existing theoretical understanding of the factors impacting upon organisational responses to regulative pressures in the process of information security management (ISM). Drawing on institutional theory, we conduct a case study of ISM in a Chinese hospital. A theoretical framework is presented, which proposes that organisational response strategies devised in response to regulative pressures are determined jointly by internal organisational incentives and external government supervision and enforcement. Practical implications for policymakers to promote organisational ISM are given and suggestions for future research based on the theoretical findings of the case study are provided.