DOI: 10.5152/kd.2015.29
Diyabetik Ayak Yarası ve İnfeksiyonunun Tanısı, Tedavisi ve
Önlenmesi: Ulusal Uzlaşı Raporu
Diagnosis, Treatment and Prevention of Diabetic Foot Wounds and Infections:
Turkish Consensus Report
Neşe Saltoğlu1, Önder Kılıçoğlu2, Selçuk Baktıroğlu3, Zeynep Oşar-Siva4, Şamil Aktaş3,5, Muzaffer Altındaş6,
Caner Arslan7, Turan Aslan1, Selda Çelik8, Aynur Engin1, Haluk Eraksoy1, Önder Ergönül1, Bülent Ertuğrul1,
Serdar Güler9, Ayten Kadanalı1, Lütfiye Mülazımoğlu1, Nermin Olgun8, Oral Öncül1, Ali Öznur2, İlhan Satman10,
İrfan Şencan11, Özlem Tanrıöver12, Özge Turhan1, Abdullah Kemal Tuygun7, Hasan Tüzün7, Ahmet Çınar Yastı13, Temel Yılmaz14
1 Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği, Diyabetik Ayak İnfeksiyonları Çalışma Grubu (İstanbul Üniversitesi,
Bezmiâlem Vakıf Üniversitesi, Cumhuriyet Üniversitesi, Koç Üniversitesi, Adnan Menderes Üniversitesi, Kafkas Üniversitesi /
Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Marmara Üniversitesi), İstanbul, Türkiye
2 Türk Ortopedi ve Travmatoloji Birliği Derneği (İstanbul Üniversitesi), Ankara, Türkiye
3 Yara Bakımı ve Doku Onarımı Derneği (İstanbul Üniversitesi), Ankara, Türkiye
4 Türk Diyabet Cemiyeti (İstanbul Üniversitesi), İstanbul, Türkiye
5 Sualtı ve Hiperbarik Tıp Derneği (İstanbul Üniversitesi), İstanbul, Türkiye
6 İstanbul Diyabetik Ayak Derneği (İstanbul Üniversitesi), İstanbul, Türkiye
7 Ulusal Vasküler ve Endovasküler Cerrahi Derneği (İstanbul Üniversitesi, Dr. Siyami Ersek Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi
Eğitim ve Araştırma Hastanesi), Ankara, Türkiye
8 Diyabet Hemşireliği Derneği (İstanbul Üniversitesi, Hasan Kalyoncu Üniversitesi), İstanbul, Türkiye
9 Sağlık Bakanlığı Türkiye Diyabet Önleme ve Kontrol Programı Koordinatörü (Hitit Üniversitesi / Ankara Numune Eğitim ve
Araştırma Hastanesi), Ankara, Türkiye
10 Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği (İstanbul Üniversitesi), Ankara, Türkiye
11 Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı (Sakarya Üniversitesi / Dışkapı Yıldırım Beyazıt Eğitim ve Araştırma Hastanesi / Türkiye
Halk Sağlığı Kurumu), Ankara, Türkiye
12 Türkiye Aile Hekimleri Uzmanlık Derneği (Yeditepe Üniversitesi), Ankara, Türkiye
13 Kritik Bakım Derneği, Kronik Yara Çalışma Grubu (Hitit Üniversitesi / Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi), Ankara,
Türkiye
14 Türkiye Diyabet Vakfı (İstanbul Üniversitesi), İstanbul, Türkiye
Moderatörlüğü üstlenmiş olan ilk dört yazarın ardından 11 Uzmanlık Derneğinin, Sağlık Bakanlığı’nın ve Türkiye Diyabet Vakfı’nın temsilcileri,
çalıştıkları Üniversite ya da Eğitim ve Araştırma Hastaneleri de gösterilerek alfabetik sırayla belirtilmiştir.
Abstract
Study Group for Diabetic Foot Infections of the Turkish Society
of Clinical Microbiology and Infectious Diseases has called
for collaboration of the relevant specialist societies and the
Ministry of Health to issue a national consensus report on
the diagnosis, treatment and prevention of diabetic foot (DF)
wounds and diabetic foot infections (DFIs) in Turkey. In the periodical
meetings of the assigned representatives from all the
parties, various questions as to pathogenesis, microbiology,
assessment and grading, treatment, prevention and control of
diabetic foot were identified. Upon reviewing related literature
and international guidelines, these questions were provided
Özet
Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği Diyabetik
Ayak İnfeksiyonları Çalışma Grubu, ülkemiz koşullarında
diyabetik ayak (DA) yarasının ve DA infeksiyonu (DAİ)’nun
tanısı, tedavisi ve önlenmesine yönelik bir ulusal uzlaşı raporu
hazırlamak üzere ilgili ulusal uzmanlık derneklerine ve Sağlık
Bakanlığı’na işbirliği çağrısında bulunmuştur. Görevlendirilen
temsilcilerin periyodik olarak yaptığı toplantılarda ilgili literatür
ve uluslararası kılavuzlar gözden geçirilerek, patogenez,
mikrobiyoloji, değerlendirme ve derecelendirme, tedavi, korunma
ve kontrol konularında yanıt verilmesi gereken sorular
saptanmış ve bu sorulara üzerinde uzlaşılan yanıtlar verilmişSaltoğlu
N et al. Diyabetik Ayak Yarası ve İnfeksiyonunun Tanısı, Tedavisi ve Önlenmesi 3
with consensus answers. Several of the answers provided in
the report are listed below: [1] Although there are many reasons
for the development of DF wounds, the main reason is the
combined effect of diabetes-related vascular disease and neuropathy.
[2] Aerobic Gram-positive cocci are mostly responsible
for superficial DFIs in patients with cellulitis and no history of
antibiotic use. [3] Pseudomonas aeruginosa is one of the commonly
encountered agents when between the toes of the patient
are moist. [4] When the other potential reasons are eliminated,
DFIs should be considered in presence of at least two of
the classical signs of inflammation including redness, warmth,
swelling, tenderness, and pain, or purulent discharge in the
foot lesion. [5] Infections are classified into mild, moderate, or
severe groups according to some criteria such as the depth and
width of the wounds, and the presence of systemic findings of
infection. [6] PEDIS system should be preferred as a classification
system for its high predictive value in diabetes-related foot
complications. [7] Culture samples from the DF wound should
only be obtained when infection is clinically considered and,
where possible, before starting antibiotic treatment. [8] Inflammatory
biomarkers such as leukocyte count, C-reactive protein,
erythrocyte sedimentation rate, and procalcitonin may be useful
in distinguishing between colonization with infection. [9]
Magnetic resonance imaging is a sensitive and specific method
in patients unresponsive to treatment when osteomyelitis and
deep soft tissue abscesses are considered. [10] The gold standard
in the diagnosis of osteomyelitis is histopathological examination.
[11] To provide wound healing and to save the limb,
removal of dead and infected tissue with urgent and aggressive
debridement, appropriate antibiotic therapy, metabolic control,
and off-loading of pressure, the diagnosis and proper treatment
of peripheral arterial disease, and restoration of the foot function
are necessary. [12] A lot of different factors playing a role
in etiopathogenesis complicate the approach to be developed
in this type of lesions, and therefore it requires a team concept.
[13] In the empirical treatment, the objective should be treating
only the potential agents. Adequate tissue levels, low side effects
and patient compliance must be observed; effective drugs
should be used in specified doses and duration. [14] Debridement
is an essential and integral part of wound treatment and
is an important tool allowing the formation of healthy granulation
tissue. [15] When the infected tissue cannot be completely
cleared with the debridement and in cases when the patient
could not cope with the remaining infection load, performing
a limb amputation on a safe level of infection would be lifesaving.
[16] If an arterial insufficiency is considered in a patient
with a DF wound, early diagnosis and interventional treatment
is necessary. [17] Hyperbaric oxygen therapy is used as an
adjunctive treatment in combination with other treatments in
DFI patients. [18] Topical negative pressure therapy is a useful
adjunctive measure in selected patients. [19] Growth factors
can be used in selected patients other than wounds that can be
treated with cheaper and safer methods. [20] Maggot therapy
may be considered as a debridement method in DF wound cases.
[21] Patients with more than ten years of diabetes history
have an increased risk of wound development or amputation.
[22] DF problem is the only complication of diabetes that can be
prevented through education.
Klimik Dergisi 2015; 28(Suppl. 1): 2-34.
Key Words: Diabetic foot, diabetic foot infection, diabetes mellitus,
diagnosis, treatment, prevention.
tir. Rapordaki yanıtlardan birkaçı aşağıda sıralanmıştır: [1]
DA yarası gelişmesinin pek çok nedeni olmakla birlikte başlıca
neden diyabetle ilişkili vasküler hastalığın ve nöropatinin
kombine etkisidir. [2] Selüliti olan ve daha önce antibiyotik
kullanmamış hastalarda gelişen yüzeysel DAİ’lerden daha çok
aerop Gram-pozitif koklar sorumludur. [3] Pseudomonas aeruginosa,
hastanın ayak parmak aralarının ıslak kaldığı durumlarda
yaygın olarak karşılaşılan etkenlerden biridir. [4] Diğer
nedenler dışlandıktan sonra, ayak lezyonunda kızarıklık, sıcaklık
artışı, şişlik, duyarlılık veya ağrı gibi inflamasyonun klasik
bulgularından en az ikisinin varlığında ya da pürülan akıntı söz
konusu olduğunda DAİ düşünülmelidir. [5] DAİ tanısı konulan
hastalar öncelikle yaranın derinlik ve genişliği, infeksiyonun
sistemik bulgularının olup olmaması gibi ölçütlere dayanılarak
infeksiyon şiddeti açısından hafif, orta derece veya şiddetli
infeksiyon olarak sınıflandırılır. [6] Diyabetle ilişkili ayak komplikasyonlarını
öngörme değeri yüksek bir sınıflandırma sistemi
olarak PEDIS sistemi yeğlenmelidir. [7] DA yarasında kültür
örneği yalnız klinik olarak infeksiyon düşünüldüğü zaman ve
mümkünse antibiyotik tedavisi başlanmadan önce alınmalıdır.
[8] İnflamasyon göstergeleri olan lökosit sayısı, C-reaktif protein,
eritrosit sedimantasyon hızı ve prokalsitonin gibi biyobelirteçler,
infeksiyonla kolonizasyonun ayırt edilmesinde yararlı
olabilir. [9] Manyetik rezonans görüntülemesi, tedaviye yanıt
alınamayan, osteomyelit ya da derin yumuşak doku apsesi
düşünülen hastalar için duyarlı ve özgül bir yöntemdir. [10]
Osteomyelit tanısında altın standard histopatolojik incelemedir.
[11] Yara iyileşmesini sağlayabilmek ve bacağı kurtarmak
için gerekenler, acil ve agresif debridmanlarla ölü ve infekte
dokuların uzaklaştırılması, uygun antibiyotik tedavisi, metabolik
kontrol, ayağın yükten ve basıdan kurtarılması, periferik
arter hastalığının tanısı ve uygun şekilde tedavisi ve ayağın işlevinin
kazandırılmasıdır. [12] Etyopatogenezinde rol oynayan
faktörlerin çok farklı olması, gelişen lezyonları karmaşık hale
getirmekte ve bu tip hastalara yapılacak yaklaşımlarda bir ekip
anlayışını gerektirmektedir. [13] Ampirik tedavide yalnız etken
olabilecek bakterilerin kapsanması hedeflenmeli; yeterli doku
düzeyi, düşük yan etki ve hasta uyumu gözetilmeli; etkin ilaçlar
belirlenmiş dozlarda ve sürede kullanılmalıdır. [14] Debridman,
yara tedavisinin temel ve ayrılmaz bir parçasıdır ve
sağlıklı granülasyon dokusu oluşmasını sağlayan önemli bir
araçtır. [15] Debridmanla infekte dokunun tamamen temizlenmesi
mümkün olmadığında ve hastanın kalan infeksiyon yüküyle
başa çıkamayacağı durumlarda, infeksiyon bulunmayan
güvenli bir düzeyden ampütasyon yapılması yaşam kurtarıcı
olacaktır. [16] DA yarası olan bir hastada önemli bir arteriyel
yetersizlik olduğu düşünülüyorsa, bunun erken tanınması ve
girişimsel tedavisi gerekir. [17] Hiperbarik oksijen tedavisi,
DAİ’lerde tek başına değil, diğer tedavilerle birlikte bir yardımcı
tedavi yöntemi olarak kullanılır. [18] Negatif basınçlı yara
kapama yöntemi, seçilmiş olgularda yararlı bir yardımcı tedavi
yöntemidir. [19] Büyüme faktörleri, daha ucuz ve güvenli
yöntemlerle kapanabilecek yaralar dışında, seçilmiş olgularda
kullanılabilir. [20] Kurtçuk tedavisi, DA yarası olgularında
bir debridman yöntemi olarak değerlendirilebilir. [21] On yılı
aşkın süredir diyabeti olan hastalarda yara gelişmesi ya da
ampütasyon riski artmaktadır. [22] DA sorunları diyabetin eğitimle
önlenebilir tek komplikasyonudur.
Klimik Dergisi 2015; 28(Özel Sayı 1): 2-34.
Anahtar Sözcükler: Diyabetik ayak, diyabetik ayak infeksiyonu,
diabetes mellitus, tanı, tedavi, önleme.